Hafta içinde Teknik Direktör Sergen Yalçın’ın Candaş Tolga Işık’ın programındaki açıklamalarını ilgiyle izlerken, transferden ve takımın durumundan son derece memnun bir hoca portresi çizdiğine tanık olmuş ve özellikle “Şampiyonlar Ligi’ne de hazırız” sözlerini not almıştım. Futbolda da sporun ve hayatı her alanında kendine ve en önemlisi “ekibine güvenmek” zaten başarının en önemli faktörlerinden biridir.
Nitekim, gelir gelmez Planic’i ilk 11’e alıp, forveti de yine Michy Batshuayi ve Teiexera ile kurarak, bu güvenini “esami” listesine de yansıttı Sergen Hoca.
Dakika 7 ve Dakika 9’da Batshuayi ve N’koudu ile gelen iki erken gol de bu güvene, maçın daha başlarında “tavan” yaptırdı zaten. Maçın ilk yarısının geri kalan kısımları Beşiktaş taraftarının şöyle “rahatça arkasına yaslanıp” izlediği bir hafta sonu izlencesi hüviyetinde geçti.
Lakin, ilk 3 haftanın uğursuzluk bulutları Karakartal’ın tepesinde yine bitiverdi. Domaj Vida ve Alex Teixeira’nın peşpeşe sakatlıkları, hem bu güzel geçmeye aday gecenin tadını kaçırdı, hem de Şampiyonlar Ligi maçı öncesinde, sıkıntı yarattı.
Kronometre 52’nci dakikayı gösterdiğinde Batshuayi’nin kaleciye baskı sonucu “sırtı” ile attığı gol, maçı kopardıktan sonra gece Malatyaspor için “geri dönülmez bir kabus” halini almıştı bile.
Ama, dedik ya... Beşiktaş her sevinmeye kalktığında o “kara bulut” yine geliyor diye. Bu kez de Nkoudu sakatlandı ve Sergen Hoca 70’nci dakikada 3 kişi birden değiştirip, kadroya bambaşka bir çehre kazandırdı. “Alın size 7 yerli” diye rest çekti TFF’ye adeta:
Ersin, Rıdvan, Necip, Kenan, Gökhan, M. Topal, Can...
Bu da gecenin en “hoş” notlarından biri oldu.
Maçın kalan kısmında genellikle Malatya’nın bir şeref sayısı bulma çabaları ve Beşiktaş’ın akıllı “sıkıştırmalarla” rakibi boğma hamlelerine tanık olduk.
Kısacası, İnönü’de ev sahibi için mutlu sonla ve 3-0’lık net bir skorla noktalanan ve Şampiyonlar Ligi haftasında moral depolanan bir gece oldu.
Maç içinde de, son düdük çaldığında da stadyum “Sergen Yalçın” şarkıları ile inliyordu.
Sergen de hak ediyor bunu...