Bakırköy 8'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya tutuklu sanık Ezgi Korucu ceza infaz kurumundan getirilirken taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmada söz hakkı verilen Ezgi Korucu, "3 yıldır tutukluyum. Zaten eşim de şikayetini geri çekmiştir. Suçu işlemediğim ortadadır. Gerekirse adli kontrol altında tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Mahkemede İstanbul Üniversitesi Tıp fakültesi Ana Bilim Dalı Başkanlığınca düzenlediği rapor da açıklandı. Raporda sanığın polis merkezindeki ifadesinde belirttiği, kızının burun, ağız, göbek ve kulağının iç kısımlarına şırınga iğnesi batırarak kanama meydana getirdiği, vücudunun çeşitli yerlerine jiletle kesikler attığı eylemlerine ilişkin açıklamaları ile Adli Tıp Kurumu'nca yapılan dış muayenelerde tespit edilen bulguların uyumlu olduğu belirtildi. Doktor Hasan Önal'ın ifadesinde belirtmiş olduğu kol ve bacaklarda şişlik, kulak arkasında çizik, kafada hematom, koldaki kaslarda sıvı bulguları ile Ezgi Korucu'nun ifadesinin uyumlu olduğu kaydedildi.
“HERHANGİ BİR PSİKOLOJİK RAHATSIZLIĞI YOK”
Raporda sanığın kızına karşı gerçekleştirdiği bu eylemlerin yaşamsal tehlikeye neden olacak nitelikte bulunmadığı ancak eylemlerine devam etmesi halinde yaşamsal tehlike meydana getirecek ağırlığa ulaşma riskinin göz ardı edilemeyeceği belirtildi. Olayın meydana geldiği tarihlerde sanık Korucu'nun herhangi bir psikolojik hastalığının bulunmadığının da kaydedildiği raporda sanığın Munnchausen by Proxsy Sendromu (Vekaleten hastalık) yani çocukta bir hastalık varmış gibi yaparak hastalık yaratma ve hasta çocuğu doktora götürme olarak tanımlanan bulgunun tespit edildiğine yer verildi.