Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, süresiz nafaka ile ilgili çalışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Selçuk, halihazırda Türk Medeni Kanunu'nda 'nafaka süresiz olur' gibi bir ifadenin bulunmadığına dikkat çekti.
Bunun esasında bir yoksulluk nafakası olduğunu, verilecek nafaka miktarının hakimler tarafından belirlendiğini ve kanunun 176. maddesinde "Alacaklı tarafın yeniden evlenmesi, yoksulluğun ortadan kalkması, tarafların mali durumlarının değişmesi" gibi birçok husus dikkate alınarak nafakanın sonlandırılmasına ilişkin hükümlerin bulunduğunu anlatan Selçuk, yoksulluk nafakasının sadece eşe değil, çocuklara da verildiğini vurguladı.
Bakan Selçuk, bu konuda birçok formül ele alındığını, nafaka konusunda mağdur olan kişileri de anladıklarını belirterek, "Nafaka konusunda takdir yetkisinin hakimde olması, nafaka süresinin de minimum 2 ya da 3 yıl olması tartışılabilir. Çünkü evlilik kurulmuş ve boşandıktan sonra bir atlatma süreci var. Kimsenin mağdur olmasını istemiyoruz, hak temelli adaletten yana bakıyoruz. Görüşümüz bu uygulamanın minimum sınır dikkate alınarak hakimin takdir yetkisinde olması." dedi.
Hayatın akışı içerisinde evliliklerin yapısının da değiştiğine işaret eden Zehra Zümrüt Selçuk, her evliliğin kendi içinde biricik olduğunun ve bu sebeple tekil olarak değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.