BIST 100 9.550 DOLAR 34,53 EURO 36,14 ALTIN 3.018,93
3° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Bakan Pakdemirli'den bir skandal atama daha

Bakan Pakdemirli'den bir skandal atama daha

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli skandal atamalara devam ediyor.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin kamuda bir gün bile görev yapmayan ve hakkında SPK’nin yolsuzluktan suç duyurusunda bulunduğu Ecmel Ercan’ı Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı’na ataması ortaya çıkmıştı.

Bu atamanın ardından, Ege Ordu Komutanlığı’nda sivil memur olarak çalışan, kendi danışmanlarından Uğur Sadioğlu’nun kardeşi Fatma Sinem Sadioğlu’nu Orman ve Köy İşleri Daire Başkanı olarak atadığı belirlendi.

Bakan Pakdemirli’nin yönettiği Tarım ve Orman Bakanlığı ve bakanlık birimlerindeki skandallar bitmiyor. Kamu misafirhanelerini siyasi çıkarları uğruna talimatla kapattıran, kişisel konutunda bakanlık personelini çalıştıran ve özel sektörden devlet kurumlarına yaptığı atamalarla da kamuoyunun gündemine oturan Pakdemirli, dikkat çeken bir atamaya daha imza attı.

Pakdemirli, Ege Ordu Komutanlığı’nda sekiz yıldır Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı “sivil memur” olarak görev yapan Fatma Sinem Sadioğlu’nu, orman köylüleri için proje üreten, orman köylüsüne hibe ve kredi desteği veren, bakanlığın önemli kurumlarından biri olan, yüksek bütçeli Orman ve Köy İşleri Dairesi’nin (Orköy) başkanlığına atadı.

AİLECE 'GÖREVLENDİRME'

Atama öncesinde hiçbir kurum ve kuruluşta yöneticilik deneyimi olmayan ve Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı herhangi bir kurumun alt kademelerinde daha önce hiç çalışmayan Sadioğlu’nun, aynı zamanda Tarım ve Orman Bakanı Danışmanı Uğur Sadioğlu’nun kız kardeşi olması ise dikkat çekti. Orköy Daire Başkanlığı’nın resmi sitesinde Fatma Sinem Sadioğlu’nun özgeçmişine, eğitim ve meslek geçmişine dair hiçbir bilginin yer almadığı da görüldü.

'ORMANCILIĞA DARBE'

Konuya ilişkin Cumhuriyet’e açıklama yapan Tarım Orman İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “Orköy Genel Müdürlüğü, Orköy Daire Başkanlığı’na dönüştürüldükten sonra amacından zaten uzaklaştırıldı. Kuruluş amacı orman köylüsüne hizmet vermek olan kuruma orada hiç çalışmamış, orman köylüsünü hiç tanımayan, devlet ve orman köylüsü arasındaki ilişkiden hiç haberi olmayan hatta devlet memurluğunu bile tamamen yapmamış birini; dışarıdan buraya daire başkanı atamak 180 yıllık ormancılık tarihine darbe vurmak demektir” dedi.

'30 YILLIK MESLEK HAYATI OLMALI'

Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı birimlerde yönetcilik pozisyonuna “orman mühendislerinin” getirildiğinin altını çizen Durmuş, şunları kaydetti:

“Kurumda, yöneticilik işletme şefliğinden başlar, en az 6 yıl işletme şefliği yapılır. Daha sonra müdür yardımcılığına ve oradan da müdürlüğe terfi edilir. Bu süreç 15 yıllık bir meslek hayatına denk gelir. Daha sonra bölge müdür yardımcısı, bölge müdürü veya daire başkanlığına yükselecek kişinin en az 25-30 yıllık orman mühendisi olması gerekir. Daire başkanı, 25-30 yıl hizmeti olanlar arasından seçilir. Kurumu tanıyan, bilgi birikimi, devlet deneyimi olan kişiler bölge müdürü veya daire başkanı olarak atanabilir. Pakdemirli’nin yaptığı bu atamalar, kurumu gözden çıkarttığının en büyük kanıtlarından biri. Ormancılığı bilmeyen insanların gelip buraları yönetmesinden daha büyük bir kötülük olamaz. Pakdemirli’nin kafasında bu kurumu bir holdinge bağlamak, ticarethaneye çevirmek olduğunu biliyoruz. Ama şunu bilmeli ki anayasa, mevcut maddeleri ile orman köylülerini korumaktadır. Pakdemirli’nin bu yaptıkları anayasaya da aykırıdır.”