Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in, Meclis Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmeleri sırasında sarf ettiği " Sizin 'tarikat, cemaat' dediğiniz, bizim 'STK' dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Ben bu protokollerle bize destek olanlara da teşekkür ediyorum. Onlarla protokol yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor" sözleri gündemdeki yeriniz koruyor.
Hukukçu Dayanışması, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında soruşturma açılmasını istedi.
Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzeninin kısmen de olsa din kurallarına dayandırılamayacağı vurgulanan dilekçede, Tekin’in “STK” olarak nitelendirdiği cemaat ve tarikatların, 1925’te yasayla yasaklandığı ve bu yasanın devrim yasaları arasına alındığı vurgulandı.
Dilekçede, şunlar kaydedildi:
“Tüm bu açık kurallara rağmen, ‘devrim kanunları’, üstelik Milli Eğitim Bakanlığı makamında oturan şüpheli tarafından çiğnenmekte, yasaklanan tarikatlar bakanlık eliyle milli eğitime dahil edilmektedir. Bu açıkça suç ikrarının hukuksal soruşturmasını yürütmek TBMM’nin görevidir. ‘Devrim kanunları’nı ve anayasayı açıkça çiğneyen, laiklik ilkesini ve laik eğitim ilkesini çiğneyen, görevini kötüye kullanan Yusuf Tekin hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. TBMM’ce soruşturma yürütülmesini, soruşturma sonuçlanıncaya kadar Tekin’in görevinden el çektirilmesini talep ediyoruz.”