Ankara-Berlin mali ilişkilerinde bugüne kadar bekletilmiş bir mayının önümüzdeki ay patlayacağı ve iki ülke ilişkilerinde yeni ve çok gergin bir dönemin başlayabileceği ortaya çıktı. Dünyanın 110 ülkesindeki vergi daireleri, Almanya'da yaşayan veya Alman vatandaşlığını almış eski uyruklarının banka hesapları ve depolarıyla ilgili bütün bilgileri 30 Eylül'de Alman maliyesine bildirecek.
Bu otomatik ve karşılıklı bilgi alışverişi (Automatischer Informationsaustausch-AIA) bünyesinde Türkiye ilk kez yer alacak. Dolayısıyla Alman maliyesine Türkiye'den büyük bir bilgi aktarımı gerçekleşecek. Uzmanlara göre, özellikle eski Türk yeni Alman vatandaşlarını bu alanda “büyük sürprizler” bekliyor. Ankara'nın Almanya'da yaşayan “milyonlarca yurttaş ve soydaşını” ilgilendiren bir konudaki sessizliği ise dikkat çekiyor.
Türk – Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, Avrupa'da yaşayan 5.7 milyon gurbetçiyi ilgilendiren karar hakkında Atakan Sönmez'le Satır Arası'nda önemli açıklamalarda bulundu.
"UYGULAMA HERKESİ KAPSIYOR"
Atakan Sönmez'in konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Faruk Şen, söz konusu anlaşmanın 110 ülkeyi kapsadığını ve aslında 3 yıl önce imzalandığını hatırlatarak "Bu anlaşma en çok Avrupa'da yaşayan Türkleri etkileyecek. Yaklaşık 5.7 milyon Türk AB üyesi ülkelerde yaşıyor. Gerek çifte vatandaş olanlar gerekse sadece çalışma izni ile Avrupa'da yaşayanlar bu anlaşma kapsamında eğer Türkiye'de gelir elde ediyorlarsa ve bu gelir vergilendirilmemişse hem geriye dönük olarak bu gelirleri vergilendirilecek hem de yaşadıkları Avrupa ülkelerinde aldıkları sosyal yardımlar da kesilecek" dedi.
"SAKIN KENDİNİZİ İHBAR ETMEYİN"
Prof. Şen, bu durumda olanların kendilerini ihbar etmeleri halinde geriye dönük muaf tutulacakları yönündeki iddia içinde, “Bunu sakın yapmasınlar. Her halükarda böyle bir durum ortaya çıktığında geriye dönük tahsilat yapılacaktır” dedi.
“TÜRKİYE ŞERH KOYMALI”
Avrupa’da yaşayan pek çok Türk’ün bu durumdan etkileneceğini ve bu nedenle Türkiye’nin anlaşmanın yürürlüğe girmesini geciktirmesi ya da bazı konularda şerh koyması gerektiğini belirten Prof. Dr, Faruk Şen, “Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı diye yüzlerce kişinin çalıştığı bir kurum var. Bugüne kadar bu konuda bir çalışma yapmadığı gibi vatandaşları da yeterince bilgilendirmedi” dedi.