Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek’in, başta asgari ücret olmak üzere ekonomiye ilişkin açıklamaları, gündeme bomba gibi düştü. Şimşek’in, TÜRK-İŞ, haziran ayında 4 kişilik aile için açlık sınırını, 18 bin 978 lira olarak açıkladığı bir dönemde, Türkiye'de asgari ücretin düşük olmadığı yönündeki sözleri, özellikle tepkileri ve tartışmaları beraberinde getirdi.
Şimşek’in, geçim sıkıntısıyla boğuşan, yaşamda kalmak için büyük mücadele veren, en temel gereksinimlerini (yeme-içme, barınma ve giyim) karşılamaktan her geçen gün daha da uzaklaşan dar ve sabit gelirli milyonlardan koptuğu yorumları yapıldı. Ekonomik krizin yükü, olanca ağırlığıyla üzerine boca edilen yoksul kesimle temasının olmadığı eleştirileri yöneltildi. Bu nedenle de empati kuramadığı öne sürüldü.
Bu eleştiriler ışığında ekonomiyle ilgili güçlü bir çıkarım yapmamıza ve vatandaşın durumunu anlamamıza yardımcı olacağını düşündüğümüz bir veriyi değerlendireceğiz. Cep telefonu satışları...
Cep telefonu, hiç kuşku yok ki ekmek-su kadar zorunlu ve vazgeçilmez değil. Ama, bu veri üzerinden ekonomiye ilişkin bir süreç okuması yapılabilir.
Mobil İletişim Araçları Ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneği (MOBİSAD) Başkanı Mustafa Kemal Turnacı ile konuştuk. Bu dernek çatısı altındaki işletmeler, ülkenin dört bir yanında cep telefonu satışı yapıyor.
Turnacı, Türkiye’de yılda 12 milyon dolayında cep telefonu satıldığını anımsatarak, aylık ortalama 1 milyon cep telefonu satışının söz konusu olduğunu söyledi.
Turnacı, son aylarda cep telefonu satışlarının belirgin biçimde gerilemeye başladığını belirterek, “Aylık satışlar 1 milyon düzeyinden 700 bine kadar geriledi. Satışlarda, en az yüzde 30 düşüş söz konusu” diye konuştu.
Bunun, ekonominin bir yansıması olduğunu vurgulayan Turnacı, “Sektörde kayıt dışı satışlar da söz konusu. Vatandaşın, daha uygun fiyatlı olduğu için buraya da bir miktar yöneldiğini söyleyebiliriz” dedi.
Bir diğer önemli konu da satılan telefonların değeri...
Ekonomik krizle birlikte vatandaşın alım gücünün dramatik biçimde düşmesi cep telefonu tercihlerine de doğrudan yansıdı.
Turnacı, satılan cep telefonlarının yüzde 65’inden fazlasının giriş segmentindeki "ucuz" ürünler olduğunu vurguladı. Ekonomik krizle birlikte pahalı ürünlere olan ilgi azaldı. Azalmaya da devam ediyor.
Bu noktada insanın aklına, büyük ozanımız Nazım Hikmet’in, yakın dostu Abidin Dino’ya “Bana mutluluğun resmini yapabilir misin?” sorusu geliyor. Mutluluk, bu sahilleri çoktan terk etti. Geride derin bir yoksulluk, çaresizlik ve hayal kırıklıkları kaldı.