Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle düzenlenen Türkiye Ziraat Odaları Birliği Danışma Kurulu Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan konuşmasında kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki artışa değindi.
Fiyat artışlarını yakından takip ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı, bu artışların sadece piyasa şartlarıyla izah edilemeyeceğini ifade etti, fırsatçılara göz açtırmayacaklarını vurguladı.
Erdoğan, “Bazı temel gıda ürünlerinin fiyatlarında zaman zaman gördüğümüz ani çıkışların gerisinde piyasa koşullarından ziyade fırsatçılık vardır” dedi.
Arz-talep dengesini bozacak güce ulaşan çıkar odakları olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunun bilinmesini isterim, milletin aşına, ekmeğine ve boğazındaki lokmasına göz dikenlerden bunun hesabını mutlaka soracağız” dedi.
Meclis’e gelmesi beklenen fahiş fiyat düzenlemesini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyon ve hayat pahalılığına karşı yürüttüğümüz mücadeleyi fiyat oyunlarına kurban vermeyiz. Meclisimizde görüşülen düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle devletimizin ilgili kurumlarının eli daha da güçlenecek” diye konuştu.
Çiftçilere yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin planlı tarımsal üretime geçmesini sağlayacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarım yapılan tüm alanları kayıt altına alarak, destekten faydalanan çiftçi sayımızı artıracağız” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Bugün vefat haberini öğrendiğim, Türk tiyatrosu ve sinemasının usta ismi Ayten Gökçer’i rahmetle yad ediyorum.
Çiftçi kardeşlerimize sadece ülkemiz tarımına yaptıkları katkılar için değil, demokrasimize verdikleri destek için de minnettarız. 15 Temmuz darbe girişiminde, milli iradeyi korumak için öne atılanların en başında çiftçilerimiz vardı. Birileri uçakları görünce, bankamatik kuyruklarına koşarken, çiftçi kardeşim darbecileri engellemek için bir yıllık mahsulünü ateşe verdi. Çiftçilerimizin cesaretini hiçbir zaman unutmayacağız.
Türkiye’yi vesayetin her türlüsünden kurtarma mücadelesini birlikte verdik. Sadece demokraside değil, ekonomide, tarımda, hayvancılıkta, üretimde ülkemizi hayal dahi edilemeyecek seviyelere getirdik. Türkiye Yüzyılı’nı da çiftçilerimizle omuz omuza inşa edeceğiz.
Yüce Allah bizleri topraktan yaratmıştır. Hayatımızı toprağın üzerinde ondan elde ettiğimiz nimetlerle sürdürüyoruz. Toprak olmazsa hayat olmaz. Biz toprağa ne kadar değer verirsek, toprak da bizi besler, yaşatır. Emek vermez, alın teri dökmez, gerekli yatırımı yapmazsanız, toprak da size bakmaz, doyurmaz. Bu anlayışla son 21 yılda hem toprağa hem de toprağı bizim için işleyen çiftçi kardeşlerimize hak ettikleri önemi vermenin gayretinde olduk.
Türk tarımının kaderini değiştirebilmek, sorunlara kalıcı çözümler bulabilmek için gerçekten yoğun mesai harcadık. Ülkemizin tarımsal potansiyelini gün yüzüne çıkarmak için ciddi destek ve hibeler sağladık. Tarım-sanayi entegrasyonunu güçlendirdik. Son 21 yılda 1 trilyon 364 milyar lira tarım desteği verdik.
Türkiye’de tarım bitti demek cehalettir. Tarımsal verileri ülkemizin nereden nereye geldiğini ortaya koymaktadır. Tarımsal gayrisafi yurt içi hasıla bakımından Avrupa’da lideriz, dünyada ilk 10 içerisindeyiz.
Son dönemde kırmızı ve beyaz et fiyatlarında yaşanan suni fiyat artışlarını yakından takip ettik, inceledik, sebeplerini araştırdık. Fahiş fiyat artışlarının sadece piyasa şartlarıyla izah edilemeyeceği buradaki herkesin malumudur. Bazı temel gıda ürünlerinin fiyatlarında zaman zaman gördüğümüz ani çıkışların gerisinde piyasa koşullarından ziyade fırsatçılık vardır. Bu ürünlerin az-talep dengesini bozacak güce ulaşmış kimi çıkar odakları fiyat manipülasyonu üzerinden piyasayı bozmaktadır. Şunun bilinmesini isterim, milletin aşına, ekmeğine ve boğazındaki lokmasına göz dikenlerden bunun hesabını mutlaka soracağız.
Enflasyon ve hayat pahalılığına karşı yürüttüğümüz mücadeleyi fiyat oyunlarına kurban vermeyiz. Meclisimizde görüşülen düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle devletimizin ilgili kurumlarının eli daha da güçlenecek"