Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP'li Deniz Yücel: Süleyman Soylu'nun dokunulmazlığı kaldırılıp yargılama sürecine dahil edilmeli

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, Emniyet'teki Ayhan Bora Kaplan krizine ilişkin "Liyakati değil, çeşitli tarikatları ve FETÖ referansını dikkate alırsanız netice böyle olur" dedi. Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bu olayların kilit isimlerinden biri olduğunu belirten Yücel, "Süleyman Soylu'nun derhal dokunulmazlığının kaldırılarak yargılama sürecine dahil edilmesi gerekmektedir" ifadelerini kullandı.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), CHP Samsun İl Başkanlığı'nda Genel Başkan Özgür Özel'in başkanlığında toplandı.

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, MYK toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.

Tokat'ın Erbaa ilçesindeki patlamada yaralananlara geçmiş olsun dilekleriyle sözlerine başlayan Yücel, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın vefatından dolayı İran halkına başsağlığı diledi.

Yücel, 105 yıl önce Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'e inanç ve kararlılıkla sahip çıktıklarını belirterek, 105 yıl önce gençlere verilen değeri bugünün iktidarında göremediklerini ifade etti.

Müfredat tepkisi

Milli Eğitim Bakanlığının müfredat değişikliğine de işaret eden Yücel, "İçinde 19 Mayıs ruhunun, Atatürk'ün, Cumhuriyet değerlerinin, şehit asteğmen Kubilay'ın olmadığı bir müfredatı dayatmaya çalışıyor. Özgürlükleri kısıtlanan, sorgulamasına, itiraz etmesine izin verilmeyen, işsizliğin ve umutsuzluğun kıskaca aldığı bir gençlik var bugün. Büyük umutlarla üniversiteye giren, binbir zorlukla okuyan ama iş bulamayan bir gençlik var. Bu nedenle gençler artık çareyi yurt dışına gitmekte buluyor. Gençler iş bulabilecekleri, daha iyi koşullarda yaşayabilecekleri, daha özgür, daha güvende olacakları ülkeleri tercih ediyorlar" ifadelerini kullandı.

"Binlerce işsiz gencin umudu yok ediliyor"

Yücel, bir hafta önce "kamuda tasarruf paketi" adı altında bir dizi tasarruf tedbirlerinin açıklandığını hatırlatarak, "En başta şunu açık ve kesin bir dille ifade edelim. Kamuda israfa son verilmeli. İsrafı sona erdirecek her türlü tedbir alınmalıdır. Bu konuda tavrımız açık ve net. Kamuda tasarruf diye emekliye, işsize, işçiye, bu ülkenin dar gelirli vatandaşlarına dayatılacak adı tasarruf, özü hak ve hizmet gasbı olan her türlü uygulamanın da karşısındayız" dedi.

Tasarruf adı altında memurun ulaşım hakkına, lojman hakkına göz dikildiğini belirten Yücel, şunları söyledi:

"Binlerce işsiz gencin umudu yok ediliyor. Bu sözde tasarruf paketi, çalışanın hakkına göz diken bir düzenlemeden başka bir şey değildir. Sarayların lambaları ışıl ışıl yanmaya devam edecek, uçak sayıları, makam araçları azalmayacak ama emekçi servise binmeyecek, kamuda gençlere yer açılmayacak. Bunun adı tasarruf değil, bunun adı seçim intikamı. Ekonomideki kötü gidişatın faturası yine emekçiye çıkarıldı. Memur lojmandan çıkacak, işe giderken servis kullanmayacak, işsiz gençlere devletin kapısı tamamen kapanacak ve buna tasarruf denilecek. Paketin geneli üzerinden 100 milyarlık bir tasarruf hedeflendiği açıklandı. Türkiye'nin 2024 yılı genel bütçesi 11,89 trilyon lira. Tasarruf hedefi bunun yüzde biri bile değil. Sayın Şimşek'in deyimiyle bu para genel bütçede çerez parası"

'Büyük emekli mitingi' çağrısı

Yücel, 26 Mayıs Pazar günü Ankara'da Tandoğan Meydanı'nda düzenleyecekleri "Büyük Emekli Mitingi'ne vatandaşları davet etti.

İktidarı devleti şirket gibi yönetmekle eleştiren Yücel, "Memur sayısının azaltılması, güvencesiz çalışmanın ve esnek çalışma yöntemlerinin yaygınlaştırılması, emek sömürüsünün normalleştirilmesi için AKP epey çaba sarf ediyor. Kamuda tasarruf paketiyle 3 yıl boyunca kamuya ancak emekli olanların sayısı kadar yeni personel alınabilecek olması da bunun göstergelerinden biri. 158 bin öğretmen açığı varken sadece 20 bin öğretmen atayan zihniyete bir kez daha hatırlatıyoruz; İtibardan tasarruf olur, eğitimden tasarruf olmaz. Bu ülkenin gençlerinin son umudunu da elinden alıyorlar" ifadelerini kullandı.

Emniyet'teki kriz

"Emniyet teşkilatı mensuplarıyla çetelerin ve üst düzey bürokratların da adının karıştığı bir darbe yapılanması"ndan bahsedildiğini belirten Yücel, "Emniyet Teşkilatı'na yıllarca FETÖ'den referans almadan polis almazsanız, liyakati değil, çeşitli tarikatları ve FETÖ referansını dikkate alırsanız netice böyle olur. Ne yaparsanız yapın dikiş tutmaz, korkarız ki daha kötü günler bizi bekliyor" dedi.

Süleyman Soylu çağrısı

Yücel, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bu olayların kilit isimlerinden biri olduğunu belirterek, "Yargıya, adalet mekanizmasına ve devlete hak ettiği itibar ve güven yeniden kazandırılmak isteniyorsa Süleyman Soylu'nun derhal dokunulmazlığının kaldırılarak yargılama sürecine dahil edilmesi gerekmektedir" diye konuştu.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER