Olay, 29 Temmuz'da saat 15.30 sıralarında, Ortakent Mahallesi 12 No'lu Aile Sağlığı Merkezi'nde meydana geldi. İstanbul'da yaşayan ve ailesiyle tatile gelen Engin Seymen, yüksek ateş şikayetiyle eşi H.S.'yi kız kardeşi Ö.S.A. ile aile sağlığı merkezine götürdü. Misafir girişi yaptıktan sonra Engin Seymen, içeride hastası olan Dr. Mustafa Hürkal Tezvar'ın muayene odasına girdi. Tezvar, iddiaya göre, Engin Seymen'e, ateşi olan eşini hastaneye götürmesini söyledi. Seymen ise eşinin burada tedavi edilmesini isteyip, doktoru kolundan çekti. Çıkan tartışmada Dr. Tezvar ile Seymen arasında arbede yaşandı. Odaya giren diğer hasta yakınları ile merkezde çalışan personel kavgayı sonlandırdı. Olay sırasında fenalaşan Tezvar, yere yığıldı. Tezvar'a ilk müdahaleyi mesai arkadaşları yaparken, ihbarla aile sağlığı merkezine ambulans ve polis ekibi sevk edildi. Sağlık görevlilerinin kalp masajı yaptığı Dr. Tezvar, özel hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri, Seymen ve kız kardeşi Ö.S.A.'yı gözaltına alıp, Yalıkavak Polis Merkezi Amirliği'ne götürdü.
Polisteki işlemleri tamamlanan Seymen ve kız kardeşi Ö.S.A. ise adliyeye sevk edildi. Seymen'in ifadesinde, eşine bakması için doktorun yanına gittiği ve onu kolundan tutarak çektiği, sonrasında Dr. Mustafa Hürkal Tezvar'ın kendisine küfrettiğini, yaşanan olayda kendisinin ve araya giren kardeşinin yaralandığını söyledi. Darp girişimi olmadığını iddia eden Seymen, kardeşiyle odadan çıktıktan sonra doktorun rahatsızlandığını öne sürdü. Ö.S.A. ise olayda araya girmek istediğini, ağabeyinin ve kendisinin yaralandığını ifade etti. Öte yandan, 2 şüphelinin de darp raporu aldığı ve Dr. Tezvar'dan şikayetçi oldukları bildirildi. Olayda Seymen tutuklanırken, kardeşi Ö.S.A. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Hastanedeki tedavisi tamamlanan Dr. Mustafa Hürkal Tezvar olaydan 14 gün taburcu edildi. Sağlık durumunun iyi olduğu belirtilen Tezvar, olayla ilgili yaşadıklarını gazetecilere anlattı. Dr. Tezvar, "Koridorda sorumlu olmadığım misafir hastanın ateşli olduğu söylendi. Ateşine bakması için hemşire hanıma rica ettim. Ateşi 37 derece çıktı. Sonrasında hasta yakınlarına 'Herhangi bir ilaç kullandınız mı?' diye sordum. 'Evet, kullandık' dediler. Eve gidip, istirahat etmelerinin daha doğru olacağını söyledim. Ancak tatmin olmadılar, o sırada içeride randevulu hastam bekliyordu. Israrcı olan hanımefendiye, hemşire hanımdan daha detaylı bilgi alabileceğini söyledim. O sırada erkek olan hışımla içeri daldı. İçeri dalmadan önce de telefonu göstererek, 'Sağlık eski bakanını sen mi arayacaksın, ben mi arayım?' dedi. 'Hastam var ve ben masada otururken dinleneceksiniz. Bu bir süreçtir hemşire hanım size bilgi verecektir' dedim. Ancak erkek olan bu sefer kolumdan tutup, beni dışarı sürüklemeye çalışıp, ‘Bakacaksın ulan’ dedi. Sonrasında elini kaldırıp vurmaya çalışırken, hastam ona müdahale edip, tuttu. Onu dışarı çıkarırlarken bu sefer kadın olan benim boğazıma doğru sarıldı. O sırada bilincimi kaybettim. Muhtemelen nefes alamadım ve dolayısıyla müdahale o dakikadan sonra başladı" dedi.
Meslek hayatımda 40’ıncı yılı olduğuna dikkati çeken Dr. Mustafa Hürkal Tezvar, "Hiçbir zaman böyle bir şey yaşamadım. Genelde tartışmaya eğimli bir yapım yok. Hasta yakınlarıyla empati kurmaya yönelik bir yapım vardır. Dolayısıyla da bu tarz bir olay hatırlamıyorum. Hekimliğe devam etmeyip, emekli olacağım. Kötü ve talihsiz bir olayın iyi tarafından bakarsak çalıştığım kurumda doğru zamanda yapılan müdahaleyle ve daha sonra 112 ekiplerinin devamı gelen müdahalesiyle hızlı bir şekilde hastaneye ulaştırıldım. Buradaki ekibin fedakarca çalışmasıyla hayata döndürüldüm" diye konuştu.
Olayla ilgili süreci takip ettiklerini söyleyen Bodrum Baro Temsilcisi Onursal Özbek ise "Bodrum’da bu tür şeyler yaşanmıyordu. Bodrum’da yaşanmayan birçok şey artık yaşanmaya başladı. Bodrum güvenliğe dair büyüdükçe ciddi sorunlar yaşıyor. Kamu görevi yapanlara saldırmak, şiddet uygulamak çok ciddi yaptırımlarla karşılaşılacak bir eylem olmalı ki, caydırıcılığı olsun. Hürkal Bey’in olayında da bir sağlık çalışanına şiddet var. Bu bizim ceza kanunumuzda 'katalog suçlar' diye tanımladığımız suçlardan. Bu tür suçlardan tutuklama tedbirleri öncelikle alınabilecek tedbirlerden sayılır. Yargılama sırasında da tutuklamaya gidilir. Olayı işleyen faillerden biri tutuklu yargılanıyor diğeri denetimli serbestlikle yargılanacak. Dosya savcılıkta iddianamesi hazırlanacak. Sonra yargılama süreci başlayacak" ifadelerini kullandı.