Ankara'daki Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürlüğü, basın mensuplarının ziyaretine açılırken, ürünlerin analizlerinin yapıldığı laboratuvarlar tanıtıldı, analizlere ilişkin bilgi verildi.
Ankara Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürü Varlık, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, il ve ilçe tarım gıda denetçilerince alınan numunelerin, kabul biriminde mühür, deformasyon, poşet ve sıcaklık kontrolleri yapıldıktan sonra, Tarım ve Orman Bakanlığının Gıda Kontrol Laboratuvar Sistemi'ne (GKLS) kaydedildiğini bildirdi.
Kaydın ardından numunelerin barkodlu olarak laboratuvarlara sevk edildiğini dile getiren Varlık, "Laboratuvara gelen numuneler, ilgili laboratuvar birimi sorumlusu tarafından personele havale edildikten sonra personelimiz, örneğin yağda, analizlerin yapılması için başlangıcını yapıyor. Her numunenin ilk aşaması mutlaka çözümleme aşamasıdır. Bu aşamadan sonra cihazlara verilerek ürünün uygun olup olmadığı değerlendirilir." diye konuştu.
Varlık, numune uygun olmadığında tekrar çalışma yapıldığına işaret ederek, sonuçtan emin olunduktan sonra, raporlamanın il müdürlüğüne ulaşmasının ardından, 7 gün içinde ilgili firmaya şahit ve itiraz hakkını kullanması için yazı gönderildiğini ifade etti.
Şahit hakkını kullanmak isteyen firmadan alınan numunenin Bakanlığın farklı bir laboratuvarına gönderilerek analiz edildiğini anlatan Varlık, "Orada da yine 'uygun değil' sonucu çıkarsa cezai işlemler yine il müdürlüğü tarafından yapılır." ifadesini kullandı.
Varlık, 23 bin 500 metrekare alana sahip olan laboratuvarda 16 laboratuvar biriminin bulunduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"Bu anlamda Türkiye'deki en donanımlı laboratuvarlardan biridir. Yurt içinde hizmet verdiğimiz gibi yurt dışında da Azerbaycan, Gürcistan, Hindistan, KKTC, Kuzey İrlanda ve Polonya gibi ülkelere de analiz hizmetleri vermekteyiz. Bu anlamda da güvenliğin son derece yüksek olduğu bir laboratuvarda bulunmaktayız. Analizlerimiz, kesinlikle 185 personel tarafından donanımlı ve bugün Avrupa'da hangi cihaz varsa ülkemizde de laboratuvarlarımızda da o cihaz var. Hatta bazı cihazlarda daha üstün teknolojili cihazları kullanmaktayız."
Son dönemde yapılan gıda analiz sonuçlarında ortaya çıkan "1000'de 1" ibaresine de değinen Varlık, her cihazın inebileceği maksimum bir limit olduğunu bildirdi.
Varlık, "1000'de 1 hassasiyet dediğimiz, cihazın inebileceği bir ürünün içindeki 1000'de 1 oranında malzeme varsa onu tespit edebileceğimiz anlamına gelir. Bu, 'Ürünün içinde 1000'de 1 oranında var.' demek değildir. Cihazın görebileceği minimum düzeyi tespit etmektedir. Bu diğer cihazlarda da analiz raporlarında belirtilmektedir." dedi.
Kurumun akredite bir laboratuvar olduğunu, yurt içi ve dışı yeterlilik testiyle sonucu bilinen numuneler testine girdiklerine işaret eden Varlık, yüzde 100'lük bir başarıyla hizmetlerinin devam ettiğini bildirdi.
Varlık, laboratuvarlara günlük 100-150 civarında numune geldiğinin bilgisini paylaşarak, şu ifadeleri kullandı:
"Toplam yılda 18-20 bin arasında numune gelir. Yaklaşık 1 milyon 400 bin analiz yaparız. Her şey kontrollü ve steril şartlardadır. Laboratuvarlarımızın sterilizasyonu sürekli yapılır. Personelimiz önlüklü, eldivenli ve boneli bir şekilde çalışır. Bakanlığımız, kritik olan dönemlerde denetimlerini daha da yoğunlaştırıyor. 750 bin işletmenin her biri yılda bir kere Bakanlık planı kapsamında bu laboratuvar olsun diğer laboratuvarlar olsun orada denetimleri gerçekleştiriliyor. Özel hassasiyetli bir durum olduğu zaman da Bakanlık ekipleri tarafından ekstra denetimler yapılır."
Bal denetimlere de değinen Varlık, balda yaklaşık 14 parametre analiz yapıldığını belirtti.
Varlık, zeytinyağın içinde tohum yağı olup olmadığının belirlenmesine yönelik analiz de yapıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Analizlerde zeytinyağının içinde de bir karışım bir yağ olup olmadığını çok rahat tespit edebiliyoruz. Cihazlarımız son teknoloji cihazlar. Personelimiz çok yetkin. Bu anlamda taklit-tağşiş noktasında son derece güvenli bir şekilde çalışılmaktadır. Et ve et ürünlerinde de yaklaşık 22 türe bakabiliyoruz. Burada yüzde 1 hassasiyetle yaptığımız ürünler de var."