This browser does not support the video element.
Alanya'da 24 Kasım 2021’de oturduğu 6'ncı kattaki evinin balkonundan düşen Gamze Yağlıoğlu, hayatını kaybetti. Yağlıoğlu'nun ölümüyle ilgili soruşturmada, 1 yıllık eşi Alper Yağlıoğlu gözaltına alınıp tutuklandı. Alanya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'Eşi kasten öldürmek' suçundan tutuklu yargılanan Alper Yağlıoğlu, eşini balkondan iterek ölümüne neden olduğu kanaatiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Mahkemenin gerekçeli kararında; 1 metre 68 santim boyundaki Gamze Yağlıoğlu'nun, 1 metre 12 santim yüksekliğindeki tırabzana tutunmadan kendisini atmasının mümkün olmadığı, herhangi bir parmak ve tutunma izleri tespit edilmediği, sürtünme izinin bulunduğu aktarıldı. Gamze Yağlıoğlu'nun ölümünün, sanığın kendisini balkondan ittirmesiyle meydana geldiği belirtildi. Raporda Gamze Yağlıoğlu'nun tırnaklarında sanığa ait DNA profili bulunduğu da ifade edildi. Mahkemeye sunulan, Gamze Yağlıoğlu'nun düşme anlarına ait sitenin güvenlik kamerası görüntüleri ise ilk kez ortaya çıktı.
Dosyanın istinafta olduğunu, sanığın en ağır cezayı almasını istediğini söyleyen Gamze Yağlıoğlu'nun annesi Neşe Kıraç, "Kızım, Alper Yağlıoğlu tarafından intihar süsü verilerek, katledildi. O gün kızımla olaydan 2 saat önce görüştük ve sohbet ettik. Morali iyiydi, sağlıklıydı, hatta şakalaştık. İntihar edecek bir durum yoktu. Bana anlatılana göre, Alper'le o gün tartışmışlar. Gamze'nin pantolonunu yere atmış. Ardından bu olay oluyor. Bu kadar saçma bir sebep olamaz. Bilirkişi raporları, telefon kayıtları ve hesap hareketleri incelendiğinde bu işin intihar olmadığı, cinayet olduğu ortaya çıktı. Alper intihar ettiğini söyledi. Fakat hiç kimse inanmıyordu. Düştüğü yerin balkonla mesafesi bilirkişi raporları sonucunda itilerek atıldığı yönünde. Kamera kayıtları ve görüntüleri birçok delili ortaya çıkardı" diye konuştu.
Alper Yağlıoğlu'nun, kızının düşmesinin ardından sergilediği rahat tavırları eleştiren anne Neşe Kıraç, "Alper ambulansı ve jandarmayı beklerken, cesedin başında Instagram'a giriyor. Bir insanın eşinin cesedinin başında soğukkanlı, o kadar sakin bir şekilde durması, hayatın olağan akışına aykırı. Mahkeme de aynı kanıya vardı. Dilerim sonsuza kadar oradan çıkamaz. Sonsuza dek her gün yaşayarak ölür. Şu an dosya istinaf aşamasında. Yaptığı kötülüğün bedelini ödemesini istiyorum. Hayattaki tek amacım bu. Psikolojik ilaçlarla yaşamıma devam ediyorum. Kimsenin evladı ölmemeli, anneler evlatsız kalmamalı. Türk adaletine, Türk mahkemelerine sonsuz güveniyorum. Umarım ömür boyu o hücreden çıkamaz" ifadelerini kullandı.