Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Karabük'te açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında, yüksek enflasyon ve beraberinde gelen refah kaybına dikkat çeken Erdoğan, enflasyonun düşmeye başlayacağı tarih için bir kez daha yılın ikinci yarısına işaret etti.
Emekli ve çalışandan sabır isteyen Erdoğan, "Çalışanlarımızın ve emeklilerimizin yaşadığı sıkıntıların çözümü boynumuzun borcudur" ifadesini kullandı.
Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim sloganına da gönderme yaptı. Erdoğan, "Aramızda kalsın kazanıyoruz' diyorlar. Aramızda kalacak bir şey yok herkes biliyor. CHP ve DEM iş birliği içinde sorsan ittifak yapmadık diyorlar. Ama kirli pazarlıkların sonunda neler çıkacak göreceğiz" diye konuştu.
Erdoğan'ın satırbaşları şöyle:
"Şu anda 46 bin kişi burada. 31 Mart akşamı inşallah Karabük'te zaferi beraber kutlayacağız. Bu şehrin 13 haneli bir köyden bugünkü modern şehre dönüşümü Cumhuriyet'in kazanımlarından biridir. Karabük Türkiye sanayisinin can damarlarından biridir. Karabük'e hizmet etmek, Gazi Mustafa Kemal'in mirası olan bu şehri Türkiye Yüzyılı vizyonu ile daha da ileriye götürmemiz gerekiyor.
Karabük bir iftihar tablosudur. Bu şehirde yaşayan her bir kardeşimizin üzerimizde hakkı var. Bunları ödemekle mükellefiz. Çalışanlarımızın ve emeklilerimin yaşadığı sıkıntıları çözmek boynumuzun borcudur. Ülkemizin son 10 yılda yaşadığı sıkıntıları biliyoruz. Hepsinin üzerine bir de 6 Şubat depremlerini yaşadık. Depremin ekonomimize getirdiği ilave fatura 104 milyar dolardır.
İstanbul başta olmak üzere risk altındaki şehirlerimizin süratle depreme hazırlanması gerekiyor. Önümüzdeki en büyük problem olan enflasyon Allah'ın izniyle yılın ikinci yarısıyla düşmeye başlamasının ardından daha iyi imkanlara sahip olacağız. İmkanları milletin tüm kesimlerine yansıtacağız. Üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir mesele yoktur. Yeter ki aramıza bozguncuları fitne tüccarlarını almayalım.
Her seçim aynı zamanda kimin kiminle yürüdüğünü görmemize vesile olan tarihi ve milli bir sınamadır. 6'lı masa ne oldu. Parlamentoda bunlardan bir kişi yok hepsi gitti. Dağıldılar gittiler. Biri de Ankara'dan bir daire tutmuşlar. O dairede takip ediyor. Suçu bay Kemal'in sırtına yükleyip hepsi kendi keyfine bakıyor. Bu ucube ittifaktan geriye masanın gizli ortağı DEM'le tuhaf bir ilişki kaldı. Pek çok yerde belediye bürokrasisi pazarlığı yapıyorlar.
Ortaya deste deste valizlerde para görüntüleri de çıktı. Türk siyasetini bu kadar kirletmeye, insanımızı bu kadar utandırmaya kimsenin hakkı yok olmamalı. Nereden nereye geldiler hale bak. Bunun için kızarmasını bilen bir yüz bir yapı lazım. Bunun adı siyaset değil. Ortada eser adına zaten bir şey yok. İstanbul'da en ufak bir şey var mı? Milletimiz her seçimde bunlara derslerini vermesine rağmen ısrarla aynı şeyi yapıyorlar.
Dün ekranlarda vardı. 'Aramızda kalsın kazanıyoruz' diyorlar. Aramızda kalacak bir şey yok herkes biliyor. CHP ve DEM iş birliği içinde sorsan ittifak yapmadık diyorlar. Ama kirli pazarlıkların sonunda neler çıkacak göreceğiz. Bu DEM'den onların değirmenine su taşıyanlardan bir şey olmaz. Türkiye muhalefetin suratına bu hakikati bir kez daha çarpacaktır. Karabük'ün de en ön saflarda yer alacağına inanıyorum."