İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, TBB encümen toplantısına katılmak üzere Adıyaman'a geldi. İmamoğlu, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere'yi ziyaret etti. Ziyarete, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı ve CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Ataşehir Belediye Başkanı Onursal Adıgüzel eşlik etti.
"Yarın belediye binamızın temelini atacağız"
Ziyarette konuşan Abdurrahman Tutdere, "6 Şubat'ı yaşamış, büyük bir yıkım yaşamış şehre böyle kıymetli bir heyetin ziyarette bulunması, acılarımızı paylaşması, kentimiz için önemli, şehrimiz için önemli. Sayın başkan inanın ki sizin gelişinizin haberi bile Adıyaman'da büyük bir heyecana, büyük bir coşkuya sebep oldu. Bizim burada belediye binamız yıkıldı. Valiliğimizin bize tahsis ettiği iki katta hizmet vermeye çalışıyoruz. Yarın belediye binamızın temelini atacağız. Biraz önce siz koridordaki çalışma arkadaşlarımıza söylediniz. Burada seferberlik hali var. Büyük bir savaş halindeyiz. Depremle savaşıyoruz. Yaraları sarmak için mücadele ediyoruz. Bu mücadelemizde sizin desteğinizin yanımızda olması bize büyük güç verdi. Onur verdiniz, şeref verdiniz" dedi.
"Başımızı öne eğerek yürümeliyiz"
İmamoğlu ise şöyle konuştu:
"Türkiye Belediyeler Birliği olarak son yaptığımız encümen toplantımızda encümen üyelerimizle beraber bir sonraki toplantımızı deprem bölgesinde yapalım ve Türkiye Belediyeler Birliği'nin ilk büyük destek paketini de deprem bölgesinde yara almış ve büyük mücadele veren belediyelerimize destek olarak açıklayalım ortak kararını almıştık. Bugün o karar karşılığında Adıyaman'dayız ve bütün encümen üyelerimizle birlikte Adıyaman'da toplantımızı yapacağız ve birlikte deprem bölgesine dair düşüncelerimizi ve burada o günden bugüne yürüyen süreçle önerilerimizi ve geleceğe dair önerilerimizi, duygularımızı paylaşacağız.
Tabii acı bir deprem yaşadık. 6 Şubat 2023 günü. Bu depremi biz yaşamıyoruz. Dünyadaki coğrafyaya baktığımızda birçok şehri yüzleşen birçok ülkeyi görebiliriz. Ama üzülerek ifade edelim ki bu konuda en kötü sınavı veren ülke biziz. Bu çağda, bu devirde depremin insanlarımızı tabiri caizse tümden yok eden bir afet ötesi duruma dönüşmesinin altyapısını kuran bizleriz. Gerçekten başımızı öne eğerek yürümeliyiz. Biz eğer 2023 yılında cumhuriyetimizin 100'üncü yılında bütün Türkiye'yi ayağa kaldıran ve uyandıran 99'daki Gölcük Depremi sonrası 25 yıl geçtikten sonra Gölcük'ten daha acı bir insan kaybıyla yaşadığımız depremi yaşamak utanç vericidir. Bütün bu sürecin sorumluluğunu elbette ki yöneticilerin önde duran sorumluluklarını ele alarak ama bütünüyle ele alarak, konuşarak yeni neslin depremle bu şekilde yüzleşmemesini sağlamak adına adımlar atmalıyız. Bu bilinçle bugün buradayız ve konuşacağımız her kelime, cümle bu bilinçle kurulacaktır.
"Bu bölgedeki belediye başkanlarımızın yanındayız"
Adıyaman'dan 11 şehrimize bir bakış oluşturacağız. Abdurrahman Tutdere nezdinde bu bölgede görev yapan bütün belediye başkanlarını bu dönemde verecekleri hizmetin bir kutsal hizmet olduğunu, bu dönemde ortaya koyacakları performansın tarih boyunca unutulmayacağını kendilerine hatırlatmak isterim. Çünkü hepimizden çok daha önde, çok daha kutsal bir görevin içerisinde olacaklar. Bir seferberlik duygusuyla çalışıyorlar ve çalışacaklar. Dolayısıyla biz de Türkiye'mizin bütün belediyelerin, bütün yerel yönetimleri olarak güçlü bir dayanışmayla, bu bölgedeki bütün yerel yönetim ve belediye başkanlarımızın yanındayız. Onların güçlü olmasını istiyoruz. Onların bir an önce bu güzide şehirlerimizi, beldelerimizi ayağa kaldırmalarını istiyoruz. Az önce başımız öne eğik olmalı dedim. Bu memleketin bu 11 şehirdeki insanlarını mutluluk seviyesi, huzur seviyesi. Tabii kayıplarımızı geri getiremeyeceğiz. O büyük acımız ama... Mutluluğu, huzuru, ekonomik seviyesi, eğitimle ilgili altyapısı bütün koşulları Türkiye'mizin herhangi bir yerindeki vatandaşıyla moral seviyesi. Aynı seviyeye gelene kadar mücadelemiz sürmelidir. Eğer aynı seviyeye geldiğini gördüğümüz anda rahatlamalıyız. Gelmiyorsa, gelmemişse rahatsız olmalı ve büyük çaba göstermeliyiz. Bu konunun siyasi, partisi veya bürokrasideki herhangi kurumu diye bir şey yok. Bir bütünüz. Birlikte ele almalı, birlikte düşünmeliyiz. İnşallah bir an önce deprem bölgesindeki yaralarımızın sarıldığı ve burada insanlarımızın güçlü ve güvenli yuvalarına kavuştuğu ve normal hayata döndükleri günleri görebiliriz. Depremden 18 ay sonra buraya gelmiş olduk. Adıyaman'dayız. Bir elimiz, bir gözümüz, bir kulağımız hep burada olacak. Kalbimizle buradayız. Bütün becerimizle buradayız."
"Deprem ülkenin beka sorunudur''
İmamoğlu, bir gazetecinin "Deprem bölgesini gördükten sonra İstanbul sizi korkutuyor mu" sorusuna, şöyle yanıt verdi:
"İstanbul her anında bu yönüyle hissettiğimiz ve çalışmaları sürdürdüğümüz bir şehrimiz. Bu topyekun bir mücadeledir. Topyekun mücadele kısmında ne yazık ki hala birlikte hareket edebilme kabiliyetini elde edebilmiş değiliz. Bu tür konularda yani bir bir memleketin güvenliği, bir memleketin milli bir süreçle ilgili sorumluluğu ki deprem de onlardan birisidir. Deprem ülkenin beka sorunudur. Özellikle İstanbul böylesi bir ortamda amasız, fakatsız her şeyi bir kenara koyup bir masada her türlü kabiliyetiyle, yeteneğiyle bütün kurumların bir araya gelip bir düzen kurup iş üretmesi gerekir. Henüz o refleksi, o kabiliyeti elde edemedik. 5,5 yıldır ben bu ısrarımı yaptım. Yapmaya devam ediyorum. Bir yandan hizmetlerimizi ama bir yandan da bir olabilmeyi, birlikte hareket edebilme ısrarımızı yapıyoruz. Bu ayrımcılıkların ne yazık ki depremi yaşamış bir bölgede dahi bir kısım emarelerini görmek böyle bir tehdidi uzaktan takip ediyormuş gibi olan bir şehirde de aynı yaşadığımız olayları görmek yine başımızı bir derece daha aşağı eğiyor. Memleketimiz adına."
TBB encümeninden toplantıya; Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Artvin Belediye Başkanı Bilgehan Erdem, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel ve Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem katıldı. Toplantı yaklaşık iki buçuk saat sürdü. Toplantının ardından TBB Başkanı İmamoğlu, basın açıklaması yaptı. İmamoğlu, şunları söyledi:
"2023 Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi ne yazık ki 11 ilimizi derinden etkilemiştir. Büyük depremde Adıyaman'da 5 bin 953 bina yıkıldı ve üzülerek ifade ediyoruz ki 8 bin 387 vatandaşımız hayatını kaybetti. Bugün bir kez daha depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza yüce Allah'tan rahmet, geride kalan sabır ve başsağlığı dileklerimizi bütün başkanlarımızla beraber diliyor ve iletiyoruz. Felaketleri iyi anlamak ve iyi analiz etmek şarttır. Felaketlerden ders çıkartmamız gerekir. Şubat depremlerinde Adıyaman'daki 107 bin 242 meskenin 56 bin 256'sı yıkıldı veya ağır hasarlı hale geldi. Bu kentlerimizi yeniden yapılandırmak için üzerinde hep beraber titizlikle düşünmemiz gereken çok yüksek bir hasar ve kayıp oranıdır. Biz niçin böylesi bir süreci yaşıyoruz? Niçin böylesi bir sonuçla üzüntüyle karşılaşıyoruz? Kentsel dönüşümü hızlandırmak için çıkartılan 6306 sayılı kanun Adıyaman gibi riskli şehirlerimizi dönüştürmek konusunda ne yazık ki arzulanan hedefe ulaşmamıştır.
Depremlerde Adıyaman Belediye Başkanlığı binası yıkıldı. Ama 4 katlı Komagene Kültür Merkezi'nin camı dahi kırılmadı. Çünkü bu bina Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın Avrupa Birliği fonuyla Avrupa Birliği mevzuatlarına uygun bir şekilde yapılmıştır. Bunun altını önemle çiziyorum. Aklı ve bilimi kullanarak afet öncesi alınan önlemler hayat kurtarırken amacından saptırılan kanun uygulamaları ve eksiklikler vatandaşlarımızın canına, malına ve bütün yaşama, bütün geleceğe çok büyük zararlar vermesine yol açmıştır. Adıyaman nüfus oranına göre depremden en fazla etkilenen ikinci şehrimiz olmasına rağmen depremden sonra ne yazık ki kendisini yalnız hisseden şehirlerimizden birisi olmuştur. Bugün Adıyaman'a yalnız ve kimsesiz olmadığını, bütün deprem bölgesine aynı hissi buradan hissettirmek adına Türkiye'nin yerel yönetimlerini temsil eden TBB'nin encümeni belediye başkanı arkadaşlarımla göstermek için buradayız ve sizlerin huzurundayız.
Adıyaman'ın gönül yorgunu vatandaşlarına desteğimizi, yol arkadaşlığımızı göstermek, yurttaş birliğimizi, memleketin her insanının iyi bir süreci yaşaması konusunda duyarlı olabilmeyi en sıkıntılı anlarımızda en yüksek seviyeye taşıyabilmeyi gösterebilmek amacıyla buradayız. Depremin üzerinden 18 ay geçmesine rağmen Adıyaman'da elbette bizi üzen sıkıntılı görüntüleri tespit etmiş durumdayız. Hala enkazları kalkmamış, istihdam sorunları çözülmemiş, çocuklarının eğitim akıbeti belli olmamış bir halde şehir merkezinin ne yazık ki büyük bir bölümü, ne zaman biteceği belli olmayan şantiyeler öbeği halinde sıkıntılı durumdadır. Tabii emekler vardır, çalışmalar vardır, kurum ve kuruluşların her noktada yapmaya gayret ettiği birtakım süreçleri izlemekteyiz. Ama süreçler doğru mu işletiliyor?
Doğru adımlar mı atılıyor? Elbette bunları analiz etmek her birimizin de sorumluluğu. Nasıl bizler sorgulanıyoruz, denetleniyoruz, teftiş ediliyor isek aslında deprem bölgesi şu anda milletçe mercek altında tutmamız gereken en hassas biçimde buradaki insanlarımızın bizlerle eşitlenene kadar maddi olarak, manevi olarak, psikolojik olarak yiten canlarımızı geri getiremeyeceğiz ama en azından bu süreci hakkıyla yönetebiliyor muyuz diye bu bölgenin bu süreçte en hassas denetlenmesi, teftiş edilmesi gereken alan ve süreç olduğunu düşünüyorum.
Bu yönüyle bakanlık tarafından vadedilen 44 bin 352 konutun bu zamana kadar ne yazık ki sadece 8 bin 174 yani yüzde 18'i vatandaşlarımıza teslim edilebildi. Bu yapım izni ile konteyner kentlerde zor koşullarda yaşamak zorunda kalan vatandaşlarımızın çilesi ne yazık ki uzayacak. Gençler geleceğini Adıyaman'da göremediği için ya göçmüş durumda, ya göç etmeyi planlıyor ya da geleceğini kurma ümidi kalmamış bir şekilde ümitsiz bir biçimde burada günlerini geçiriyor. TBB olarak hem Adıyaman'ın hem diğer deprem şehirlerinin yanında olmaya ve çözüm arayışında emek ortaya koymayı kendimize hedef edindik. Elimizden gelen tüm güçle deprem bölgelerine düzenli olarak destekler sunacağız.
TBB'yi devraldığımızda deprem bölgemizin kendini yalnız bırakılmış hissetmemesi için buradan Adıyaman'dan başlamaya kendimizi mesul hissettik. O yüzden TBB'nin encümen toplantısı için işte buradayız, Adıyaman'dayız. TBB encümeni olarak depremden etkilenen il, ilçe, büyükşehir, belde belediyelerine yönelik araç ve çöp konteyneri desteğe sunulmasına elimizdeki imkanlar doğrultusunda karar verdik. Bu kapsamda depremden etkilenen 11 şehrimize yaklaşık 500 milyon lira değerinde 89 araç ve konteyner desteğinde bulunmasına karar verdik. TBB olarak sadece Adıyaman'a 17 araç desteğimizle bugün bu şehir merkezimizde olduğumuzun da altını çizeyim. Keza deprem bölgesi için bütçemizle aldığımız 6 bin çöp konteynerinin de bölgeye dağıtılacağını, bunun 500 tanesinin de Adıyaman merkeze teslim edileceğini de ilave etmek isterim. Tabii bundan sonra da Allah'ın izniyle deprem bölgesinde olmaya ve katkı sunmaya, bütün gayretimizle, bütün imkanlarımızla devam edeceğimizi duyurmak isterim."
İmamoğlu açıklamasının devamında, şeffaflığın yerel yönetimlerde ve demokraside en önemli unsur olduğunu işaret ederek, "TBB görevi devraldığımızda üzülerek gördük ki bizden önce yapılan süreçlerde, dağıtımla ilgili bir kriter ya da bu tarz bir hesaplama ya da bu tarz bir disiplin çerçevesinde hareket edilmemişti. Şeffaflık ilkesi ihlal edilmişti. Ne yazık ki bu tarz hibeler de doğru dürüst aktarılmaması ve insanlarımızın bu konuda vicdanen huzursuz olması ki bununla ilgili birtakım şikayetler yapılmasına rağmen herhangi bir düzelme gözlenmemişti. Tabii burada biz kişisel kararlardan ziyade bir teknik mekanizmayla hareket etmeyi encümen üyesi başkanlarımızla beraber kendimizi ilke edindik. Ve biz bu hibelerin hakkaniyetli biçimde dağıtılmasına dönük bir çalışmayı yapma adına açıkçası dönüp geçmiş sayfalara baktığımızda güvenilir bir veriyi bile elde edememenin sıkıntısını da yaşadık. Ama biz bundan sonra yapacağımız her desteği, her hibeyi, her katkıyı hem bir arşive dönüştürmek hem de bir mekanizma çarpanıyla beraber analiz edilmesi hususundaki altyapıyı oluşturmakla birlikte TBB'nin bizden sonraki süreçlerde de hesap verebilirliğini, şeffaflığını arşivlerde baki bir biçimde geleceğe de bırakma konusunda karar aldık" dedi.
Deprem bölgesinde Türkiye Belediyeler Birliği Çalışma Komisyonu kurma kararı aldıklarını belirten İmamoğlu, "11 ili kapsayan ve bütün siyasi parti temsilcilerini de davet ederek bir komisyon oluşturarak sürekli iletişimi sağlayacağız ve kurumumuz da gerekli adımı atacaklar. TBB olarak bir kampanya başlatacağız. Deprem bölgesindeki belediyelere kardeş belediyeler belirleyeceğiz" diye konuştu.
İmamoğlu ve birlik encümeni, basın açıklamasının ardından TBB'nin Adıyaman'a hizmet için verdiği araçların önünde fotoğraf çektirdi.