CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Aydın'da 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri kapsamında Çine Belediyesi tarafından düzenlenen Suavi konserine katıldı.
Özel, burada yaptığı konuşmada, Suavi'nin bir Cumhuriyet sanatçısı, aydın, Türkiye'de sesiyle milyonlarca sessizin sesi ve bir özgürlük mücadelecisi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Son bir haftada çok üzüldüğüm, sıkıldığım bir süreç oldu. Bir ilçenin bir siyasi partiye müzahir ocakları ve Adalet Partisi'nin Gençlik Kolları'nın tehditleriyle, tepkileriyle çok iyi bir belediye başkanımız, ilçede böyle bir tansiyon olmasın diye üstadın konserini tek taraflı iptal etti. Basından duydum, beynimden vurulmuşa döndüm. Bilgi almaya çalıştığımda iş işten geçmişti. Ama bu konuya ilk müdahaleyi de sevgili Ahmet Aras Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız benden de önce Suavi'ye ulaşıp 'Abi sakın üzülme, 30 Ağustos'ta o ilçede değilsin Muğla Büyükşehir'desin' dedi. Kendisine teşekkür ediyorum. Sonra da Dünya Barış günü olduğu için, burada da 30 Ağustos konseri bu gece olduğu için yarın da bir başka konser planda olduğu için Dünya Barış Günü'ne o konseri planladılar.
Ben Ankara'dan bir telefonla bu işin olmayacağını düşünerek gittim, evinde misafir oldum. Yaşananlardan duyduğum üzüntüyü ve özrümüzü ilettim. Bu iş bundan sonra genel başkanın koyduğu tavırdan sonra tüm belediyelerimizi artık böyle bir durum olmaz diye düşünürken, zira kötülük de korku da cesarette de bulaşıcı, bir domino etkisi yapabilir. Bir telefon daha aldım ki Çine Belediyesi, Çine'deki, Aydın'daki benzer odakların birtakım tepki ve tehditleriyle konseri iptal etme niyetine girmiş. İlk iş belediye başkanına ulaşmaya çalıştık, dışarıdaydı. Bir şekilde ulaşıldı. Süreci dondurduk. Ardından Sevgili Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız sağ olsun, gerekli insiyatifi aldı. Dedik ki 'Bu konser o meydanda yapılacak, Suavi gelecek, Çine'de o konseri verecek. O konseri de biz hep birlikte izleyeceğiz. Bundan sonrası için söylüyorum ki tüm Cumhuriyet Halk Partililerin yüreği burada ve sanatla, sanatçıyla birlikte olmaya devam edeceğiz.
Aydın milletvekillerim burada. Muğla’nın, Manisa’nın, İzmir’in milletvekilleri, belediye başkanları burada. Çok değerli komşu üç büyükşehrin belediye başkanları, İzmir, Muğla, Manisa burada. Bundan sonrası için söylüyorum ki tüm CHP’lilerin yüreği burada. Sanat ve sanatçı ile birlikte olmaya devam edecek. Bir hatırlatma, bir talimat... Hatırlatmam şu, bizim yönettiğimiz ilçelerde, büyükşehirlerde siyasi rakiplerimizin çok sevdiği sanatçılar sahne alıyor. Onlara sahne veriyoruz. Belediye başkanlarımız sahnelerine çiçek takdim ediyorlar. Bir ihtiyaçları var mı diye soruyoruz, en etkin şekilde sanatlarını icra etmelerini istiyoruz. Demokrat olmanın gereği her türlü fikre açık olmak, sanatçının siyasi görüşüyle değil eseriyle, sanatıyla, onun topluma yaptığı katkıyla meşgul olmaktır. Buradan talimatım şudur, bir sanat ve kültür festivali ya da etkinliğiyse, kim isterse istesin, MHP, AKP ve Ülkü Ocakları, yeter ki şiddet çağırmasınlar, şiir okusunlar, kimden okurlarsa okusunlar. Türkü söylesinler, kimle söylerse söylesinler. Şarkı söylesinler, kimi davet ederlerse etsinler. CHP’li belediyeler istisnasız olarak gerekli ev sahipliğini gösterecektir. Nokta.
Bir üzüntü ve son bir hatırlatma. Suavi buraya gelmesin diye üstünde bu Türk bayrağıyla, kalbindeki Atatürk sevgisi ile 30 Ağustos’a atfen yüreğindeki göbek ismi Zafer'le, Cumhuriyet'in kurucularına, kahramanlarına bugün değil her konserde duyduğu minnet, yaptığı göndermeyle, barış diyerek, birlik diyerek, kardeşlik diyerek, hep kardeşliği savunarak, birlikteliği savunarak duruşuyla Suavi’ye 'Çine’ye gelme, konser verdirmeyiz' diyen o kardeşlerimin, o tavrına kötü bir şey söylemiyorum ama şuna üzülüyorum, Ülkü Ocakları'nın ve AK Parti Gençlik Kollarının kıymetli mensupları Suavi gördüğünüz gibi birisi. Vatansever, Atatürk hayranı, Kurtuluş Mücadelesi Destanı'nı ezbere okuyan, her seferinde birlik, beraberlik ve kardeşliğe çağrıda bulunan, vatana saygılı, bayrağa saygılı. Peki bundan üç gün önce sizin partilerinizin iki lideri, Ahlat’ta yanlarına kimi aldılar da kuvvet komutanlarıyla birlikte fotoğraf çektirdiler? Anayasanın ilk dört maddesi ile sorunumuz var diyen Hüda Par’ın genel başkanını yanlarına alıp kol kola girdiler. O Hüda Par, Anayasa'nın ilk dört maddesine karşı. O Anayasa'nın dördüncü maddesi ilk üçünü değiştiremezsin, ilk üç maddesi bu ülkenin bayrağı ay yıldızlı al bayraktır, bu ülkenin yönetim şekli cumhuriyettir, başkenti Ankara’dır, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bu cumhuriyet sosyal bir hukuk devletidir. Bayrağa, İstiklal Marşı'na karşı olanlarla, Türkiye Cumhuriyeti devletinin birlik, bütünlüğüne karşı olanlarla kol kola giren lideriniz varken, benim kolumdakine söyleyecek hiçbir sözünüz yok. Sadece üzülüyorum.
O yüzden dönün ve liderlerinize deyin ki 'Biz Suavi’den vatanseverlik, bayrağa saygı, İstiklal Marşı’na saygı, ülkenin bölünmez bütünlüğüne saygı dersi aldık. Özgür Özel de bunu incitmeden hatırlattı. Sizin ne işiniz var Hüda-Par’ın Genel Başkanı ile' deyin. Deyin ki 'onlar kadınları köpek gibi sahiplendireceklermiş. Onlar ki Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan değerleri ortadan kaldıracaklarmış. Mademki milliyetçiyiz, mademki vatanseveriz ne işimiz var bizim onların kolunda' deyin. Bu geceyi biz güzelliklerle kapatıyoruz. Sizler de öğrenerek kapatın. Ve sözüme değer veren herkese şunu söylüyorum, yok öyle yağma. Birileri 3-5-10 kişi kendini olduğundan büyük gösterecekse, sesini yükseltecekse, terbiye sınırlarını zorlayacaksa İsmet Paşa’dan size bir öğüt var. Namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıktan sonra bu vatan, bu ülke kurtulmaz. Şimdi korkakların sinme, cesurların birbirine cesaret verme zamanı. Bundan sonra bizden birine, dünya görüşümüzü paylaşalım paylaşmayalım, herhangi bir sanatçıya, herhangi bir vatandaşa giyiminden, kuşamından, yediğinden, içtiğinden, dinlediği müziğinden ilişecek biri varsa pabuç pahalı. Biz buradayız. Kalkın ayağa ve gösterin onlara. Cesurlar bir kez ölür korkaklar her gün ölür. Korkakların her gün korkmaya devam edeceği bir ülkeyi değil cesaretin her şeyi yeniden güzelleştireceği bir Türkiye’yi hep beraber inşa edeceğiz. Yaşasın sanat, yaşasın özgürlük, yaşasın demokrasi. Hepinizi yürekten alkışlıyorum. Sağ olun, var olun.