Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

Altı parti tek ittifakta toplanacak mı? 

Gazeteci- yazar Murat Yetkin, "Altı liderin buluşması belki de Millet İttifakı'nın altı partiye genişlemesiyle sonuçlanacak" dedi.

Gazeteci Murat Yetkin köşe yazısına altı muhalefet partisinin bir araya gelip, 'Güçlendirilmiş Parlamenter sistem' için attığı adımı değerlendirdi.

Yetkin altı partinin Millet İttifakı'nda buluşacağını öngördüğünü aktardı.

Yetkin yazısında, "HDP eş başkanı Mithat Sancar, partisinin muhalefet liderleri buluşmasının dışında bırakılmasına tepki gösterdi. Kendi açısından haklı olabilir. Oysa ne HDP’nin bu muhalefet blokuna girme isteği var ne de bu muhalefet bloku HDP birlikte yürüyebilir. HDP’nin sol partilerle oluşturma çabasında olduğu ayrı bir ittifak var zaten. Burada önemli olan arada diyalogun bulunması. Nitekim Kılıçdaroğlu toplantı ardından Fikret Bila’ya 'HDP’yi yok saymıyoruz. Hiçbir partiyi yok sayamayız' dedi. Sadece HDP değil, genel anlamıyla Kürt seçmenin de Erdoğan ve rejimine karşı oy kullanabileceği bir cumhurbaşkanı adayı bulunduktan sonra Meclis’e ne kadar çok parti girebilirse o temsil oranı o kadar yüksek olacak demektir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem rejimine geçiş mutabakatı ve yol haritasında muhalefet blokunu bekleyen bir başka riskten söz etmek gerekiyor. Bu de yeni sistemde cumhurbaşkanının Meclis tarafından seçilecek olması ve sembolik önemde, sıfır yetkiyle görev yapacağı yolunda bilgilerin sızması." ifadesini kullandı.

Yetkin şunları kaydetti:

"Birincisi, Cumhurbaşkanının çok özel durumlarda kullanabileceği yetkiler olmalı. Örneğin Cumhurbaşkanının kriz durumlarında, belli bir danışma mekanizmasıyla parlamentoyu feshetme ve ülkeyi hızla seçime götürme yetkisi olsaydı, belki de oyunlar bozulur, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbelerinden kaçınmak mümkün olurdu.

İkincisi, halkın referandum yoluyla aldığı cumhurbaşkanını seçme hakkını iptal etmek ciddi bir yanlış olur. Hem halk tarafından seçilen hem de sembolik ya da çok özel durumlarda yetki kullanma yetkisi bulunan cumhurbaşkanı örnekleri var. Bu durum Erdoğan tarafından “size verdiğimiz oy hakkını geri alıyorlar” söylemine malzeme de yapılabilir.

Neticede 12 Şubat 2022 toplantısı Türkiye’de muhalefetin -sonucu ne olursa olsun- çoğulcu demokrasi ve hukuk devletine sahip çıkmak için bir araya gelebileceğini gösteren önemli bir örnek oldu."

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER