Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Kadıköy Belediyesi’nin birlikte düzenlediği “Medya Şöyleşileri” etkinliği’nin ilki 16 Ocak 2020 Perşembe günü saat 19.00’da Caddebostan Kültür Merkezi’nin A Salonu’nda yapıldı.
Birinci etkinliğin konusu “Aile Boyu Gazetecilik” konuğu ise Gazeteci – Yazar Altan Öymen oldu. Moderatörlüğünü Woman TV Program Yapımcısı Aslı Öymen’in üstlendiği toplantıda “Aile Boyu Gazetecilik” teması işlendi. Toplantıda gazetecilik mesleğinin zorlukları ve keyifli anları konuşuldu.
Altan Öymen’in kızı Aslı Öymen toplantıyı açarken babasının teknolojiyle arasının iyi olmadığını hala akıllı telefon kullanmadığını, kitaplarını eliyle yazdığını ama hızlı bir biçimde üretkenliğini sürdürdüğünü söyledi.
“BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE DEMOKRASİ BİRBİRİNİN AYRILMAZ PARÇASIDIR”
Basın özgürlüğü ile demokrasinin birbirinin ayrılmaz parçası olduğunu hatırlatan Altan Öymen şöyle devam etti
“Gazetecilerin istediği özgürlük kendileri için değil. Halkın, seçmenlerin ülkede ve dünyada olup biteni öğrenmeye, anlamaya ihtiyaçları var, böyle bir hakları var. Gazeteciliğe ihtiyaç sürüyor. Uzun yıllardır ‘kağıt dönemi bitecek, kitaplar bitecek her şey dijital olacak’ deniliyordu ama olmadı. Aksine kitapların sayısı artıyor. Ama gazetecilikte sorunlar var. 10 gazete aynı gün, aynı başlıkla çıkıyor. Birbirinin aynı olan haberleri görmeye insan tahammül edemiyor. Bunun böyle gitmesi mümkün değil. Bu ülkenin insanları demokrasiyi sevdiler. Halkın bir tahammül sınırı var. O sınır aşılırsa iktidarlar başarısız oluyor. İstanbul seçimleri bunun örneğidir. Yaşadığımız süreç normal bir süreç değil. Demokraside iniş çıkışlar olsa da normalleşeceğimizi, gazetecilerin görevlerini daha rahat yapacağını düşünüyorum. Basın ve demokrasi birbirinden ayrılmaz.”
“GEÇMİŞTE GAZETECİLER HAPİS CEZALARI KESİNLEŞMEDEN TUTUKLANMAZDI”
Aslı Öymen, gazetecilerle iktidarların yaşadığı sorunlar açısından dünü ve bugünü kıyaslamasını istediğinde Altan Öymen şu örnekleri verdi:
“Geçmişte gazetecinin mahkeme süreci tamamlanır, hapis cezası kesinleştikten sonra gazeteci aranır, söylenirdi. Sabah saat 05.00’de kimse evinden alınmazdı. Günümüzde soruşturma sürecinde cezaevine atılan, altı yıl yatan gazeteciler oldu. Sonra suçsuz oldukları anlaşıldı. Yine bu dönemde birçok gazetecinin davasıyla ilgili sahte deliller yerleştirildiğini sonradan mahkemeler açıkladı. Bunlar en çok dikkatimi çeken farklar.”
“GENÇ GAZETECİLERE ÖĞÜDÜM TEDİRGİN OLSANIZ DA GAZETECİLİKTEN VAZGEÇMEYİN”
TGC Onur Kurulu Başkanı Altan Öymen toplantıyı izleyen iletişim fakültesi gençlerine öğütler de verdi. Gazeteciliğin yapılabilecek en iyi meslek olduğunu, çok severek yaptığını bu nedenle hobiye de ihtiyaç duymadığını söyleyen Altan Öymen, “Gazetecilik mesleğinden vazgeçmeyin. Gazetecilik mesleği dünyanın en iyi mesleğidir. Yaşadığımız dönemden tedirgin olmayın, bunlar geçecek. Gazetecilik yaparken insanın canı sıkılmaz, her şeyi, herkesten önce öğrenirsiniz, Türkiye’yi görür, dünyayı görür, öğrenirsiniz. Bu mesleği çok severek yaptığım için başka hobim olsun diye düşünmedim, zaten çok sevdiğim işi yapıyorum” dedi.
Toplantıya TGC Başkanı Turgay Olcayto, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’nın Danışmanı Dinç Çoban, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, CKM Sanat Yönetmeni Sedef Narçın, TGC Genel Saymanı Ahmet Özdemir, Genel Sekreter Yardımcısı Niyazi Dalyancı, Denetim Kurulu Başkanı Arif Esen, Onur Kurulu Üyesi Nevin Akkaya, Prof. Dr. Şükran Esen, TGC kıdemli üyelerinden Şükrü Disanlı, Namık Kemal Aydın, gazeteciler ve iletişim fakültesi öğrencileri katıldı.