KRT TV’de yayınlanan Hafıza Programına konuk olan Emekli Albay Alican Türk, 28 Şubat Davası’na ilişkin soruları yanıtladı. Başörtüsü meselesinin 28 Şubat’a mal edildiğini söyledi.
Türk, "Başörtüsü olayları, üniversitedeki olaylar, bunların hepsi 28 Şubat’a mal ediliyor. 28 Şubat’tan çok öncedir bu başörtüsü meselesi. 81-82 YÖK yasasıyla beraber, ardından memurların kılık kıyafetiyle ilgili çıkan yönerge yasalarla beraber kimlerin kılığının kıyafetinin nasıl olacağı belirlenmiş, 80’den sonra. Ama herkes şöyle zannediyor; 28 Şubat’ta askerler başörtüsünü zorla uygulattılar, bacılarımızın başörtüsünü ellerinden aldılar, kamuda çalıştırmadılar" dedi.
Mesut Yılmaz’ın 28 Şubat Davası’nda verdiği ifadeyi hatırlatan Türk, Mesut Yılmaz’ın yasaları çıkaranların siyasiler olduğunu ve hesabının siyasilerden sorulması gerektiğini ifade ettiğini söyledi.
Türk, Mesut Yılmaz’ın mahkemede verdiği ifadeyi şöyle aktardı: “Merhum Mesut Yılmaz mahkemeye geldiğinde anlattı. Müşteki avukatlardan bir tanesi dedi ki ‘O dönemde bacılarımızın kamuda çalışması yasaklanmıştı. Başörtülü kardeşlerimiz üniversitelere girememiştir’ dedi. Mesut Yılmaz, ‘Dur, dur, dur bir dakika, evet gidemezlerdi. Çünkü mevzuat öyleydi. Siz bunu neden askerlere soruyorsunuz? Bunlar asker, yasaları çıkaran bunlar mı? Bunların siyasi sorumluluğunu bizlere sormanız lazım” ifadelerini kullandı”
Başörtüsü ve türban meselesinin ayrı olduğunu söyleyen Türk, AYM’nin türbanla ilgili verdiği “siyasi simge” kararlarını da hatırlattı. Türk, “Yasak olan, yasaklanan Başbakan’ın direktifiyle, içişleri bakanlığının genelgesinde de ya da diğer bakanlıkların genelgesinde de türbandan söz edilir. AYM türbanın siyasi simge olduğuna dair üç kez karar vermiştir. Askerler de şunu söylüyor; devletin en üst seviyesindeki mahkeme buna siyasi simge diyorsa ben silahlı kuvvetlerden içeri, kışladan içeri siyasi simge sokmam.”