BIST 100 9.455 DOLAR 34,56 EURO 36,06 ALTIN 3.008,84
15° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

AKP'nin seçim tarihi planı ve sloganı...

AKP'nin seçim tarihi planı ve sloganı...

Türkiye 6 Şubat'ta yaşanan depremin yaralarını sarmaya çalışırken kulislerde seçim süreci ile ilgili de yeni bilgiler gelmeye devam ediyor. AKP'nin masasındaki seçim tarihleri ve AKP'nin seçimde kullanacağı sloganlarla ilgili bilgiler kulislere yansıdı.

En az 42,000 kişinin hayatını kaybettiği 13 milyon kişiyi doğrudan etkileyen Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından seçimlerin erteleneceği yönündeki yorumlar geçen hafta gündemde muhalefet çevrelerinde rahatsızlık yaratırken, AKP tarafında son günlerde mevcut seçim planını sürdürme yönünde eğilim güçleniyor.

Yaklaşık 13 milyon kişinin yaşadığı bölgedeki büyük felaketin ardından devlet kurumlarının hazırlıklı olmadığı ya da kurtarma çalışmalarındaki yetersizlik olduğu yönünde hem bölge sakinleri hem de tüm ülke genelinde iktidara yönelik eleştiriler artarken, depremin ardından 2023 seçimi ve iktidar partilerine olan etkisi önem kazandı.

Felaketin iktidarın desteğini zayıflatabileceği yorumlarının ardından da seçimlerin ertelenebileceği AKP’li yetkililer tarafından da dillendirilmişti. Ancak AKP’nin yeniden ibreyi mevcut seçim tarihini koruma yönüne çevirdiği belirtiliyor.

“ERTELEME RAFA KALKTI”

“Erteleme ve Kasım ayına bırakma konusu yapılan değerlendirmelerle artık rafa kalkmış durumda” diyen bir üst düzey hükümet yetkilisi görüşmelerde seçimin zamanında, yani 18 Haziran’da yapılması görüşünün ağırlık kazandığını söyledi.

Aynı yetkili, “Sonuçta bir ay ne kadar fark eder ki? Erteleme olacaksa, gerçekten işe yaraması için 1 yıllık bir erteleme lazım. Kamuoyu da buna hiç sıcak bakmıyor” diye konuştu.

AKP’li yetkililer daha önce Reuters’a yaptıkları açıklamada erteleme olması gerektiğini ve Kasım ayının makul olduğunu savunmuşlardı.

İktidarın önümüzdeki seçimlerde nasıl bir performans göstereceği sorularının gündeme geldiği sıralarda AKP’nin kurucularından Bülent Arınç da, 13 Şubat Twitter’daki paylaşımında, “Devlet bürokrasisinin vatandaşlarımızın yaralarına merhem olmasına odaklanması için seçimlerin ivedilikle ertelenmesi lazım” demiş buna da muhalefet tepki göstermişti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da seçim erteleme gündemine, “Savaş olmadığına göre seçim ertelenemez” şeklinde yanıtlamıştı.

Anayasanın 78. maddesinde seçimlerin ertelenmesine imkan veren şu ifade yer alıyor:

“Savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkân görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçimlerin bir yıl geriye bırakılmasına karar verebilir. Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa, erteleme kararındaki usule göre bu işlem tekrarlanabilir.”

“18 HAZİRAN ÖNE ÇIKTI”

Bir başka hükümet yetkilisi de seçim için Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin görüşeceğini belirterek iki parti arasında bazı temaslar olduğunu, nihai kararın liderler tarafından verileceğini söyledi.

“Seçim için daha önce açıklanan 14 Mayıs, normal tarih olan 18 Haziran ve Kasım ayına ertelenmesi gibi alternatifler üzerinde duruluyordu” diyen aynı yetkili sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak gelinen noktada daha çok seçimlerin 18 Haziran’da yapılması yaklaşımı daha öne çıkmış durumda… Büyük ihtimalle 18 Haziran’da seçim konusunda mutabakat sağlanması büyük olasılık.”

18 Haziran’da yapılabilecek seçimin yaz dönemine denk gelmesinin bazı handikapları olduğunu hatırlatan yetkili ayrıca, “YSK’nın hazırlanması, özellikle depremin etkilendiği illerde seçimin fiziki şartlarının oluşturulması ya da bu seçmenlerin geçtikleri illerde oy kullanması gibi süreçlerin yetiştirilmesi gerekiyor” dedi ve ertelemenin sakıncalarını ise şöyle açıkladı: “Kasım ayı ya da başka bir döneme ertelenmesinin de hem iktidarın seçimden kaçtığı algısı, hem muhalefetin olumsuz yaklaşımı, hem milletvekillerinin durumu, hem cumhurbaşkanının adaylık durumu ile anayasadan kaynaklanan hukuki zeminin getirdiği durumlar da erteleme üzerinde gölge oluşturuyor.”

AKP’den üst düzey bir yetkili de, “Seçim tarihinin ertelenmesi görüşü yerine seçimin zamanında yer alması görüşü öne çıkmış durumda” dedi ve erteleme konusunun kamuoyunda fazla tepki gördüğünü ve konunun demokrasinin yaralanmasına kadar getirildiğini vurguladı.

Yetkili, “Şu anda 18 Haziran’da seçimin yapılması görüşü ağırlık kazandı. Bu konuda detaylı değerlendirmeler yapıldı. Depremzelere yönelik inşaat çalışmaları da başlıyor. Kaybedilecek zaman yok” dedi.

YENİ SLOGAN: “TÜRKİYE’Yİ BİRLİKTE İNŞA EDİYORUZ”

Depremden etkilenenlerin konutların temelinin Mart başında atılmasının planlandığını hatırlatan ikinci hükümet yetkilisi, “Kayıplar çok ağır ancak o tarihe kadar en azından fiziki olarak bile olsa bir miktar depremin izlerinin silinip insanların oturabileceklerini görecekleri inşaatlar yükselmeye başlayacak. Daha önce ‘yeter söz milletindir’ olarak belirlenen sloganın yerini ‘Türkiye’yi birlikte inşa ediyoruz’ sloganı alacak” dedi ve Cumhur İttifakı’nın kazanma ihtimalini yüksek gördüğünü söyledi.

Türkiye tarihindeki en büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş depremi, ülkedeki güvenli yapı stoku ve depreme karşı hazırlık için milat kabul edilen 1999’daki büyük Gölcük depremi sonrasında binaların dönüştürülmesi için bugüne kadar ne yapıldığı sorularını da beraberinde getirdi.

Bu nedenle bundan sonraki süreçte partilerin sadece deprem sonrası yıkımın ardından yapışacak inşaatlar değil deprem riskli bölgelerdeki yapılarla ilgili plan ve projeleri de önemli olacak.

Türkiye’de yapı stokunun ne kadarının imar düzenlemelerine aykırılık teşkil ettiği hakkında düzenli yayımlanan veri bulunmuyor. Yetkililer açıklamalarında bazen bu rakamlara yer verirken, son olarak bir önceki Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki 2018 Mayıs ayında Türkiye genelini kast ederek “Herhalde şu anda imara aykırılık teşkil eden yapı sayısı %50'lerin üzerindedir” demişti.

AKŞENER: İNŞAAT ŞOVUNA DÖNÜŞTÜRÜLMEYE ÇALIŞILIYOR

Deprem sonrasında iktidarın yeniden yapılacak binalara odaklanmasını “şov” olarak yorumlayan İyi Parti Başkanı Meral Akşener bugün meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, deprem kaynaklı mağduriyetin “bir inşaat şovuna” dönüştürülmeye çalışıldığını belirtmişti.

Akşener, “Bu büyük felaketin sorumlusu kendileri değilmiş gibi felaketten seçim vaadi devşirmeye kalkanların farkındayız” ifadesini kullanmıştı.