BIST 100 9.368 DOLAR 34,47 EURO 36,20 ALTIN 2.959,88
7° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

AKP yerel seçim öncesi emekliyi kandırmaya çalışacak

AKP yerel seçim öncesi emekliyi kandırmaya çalışacak

Milyonlarca emekliye temmuz ayında zam yapılmadı. Emekliler enflasyon karşısında neye uğradıklarını şaşırdı. Binlerce emekli seçimlerde AKP oy verdiği için pişmanlığını dile getirirken Gelecek Partili Selçuk Özdağ, "Ocak'ta seçime 3 ay kalmış olacak. Erdoğan emeklilere ‘Yüzde 25 değil de yüzde 40-50 zam yapıyorum' diyecek ve bu şekilde milletimizi yine kandırmaya çalışacak." dedi.

Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, Ruhat Mengi'ye konuştu. Sözcü'de yayınlanan röportajın öne çıkan bölümleri şöyle:

■Sayın Özdağ, AKP'den sonra sizi Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı olarak biliyorduk, birdenbire Saadet Partisi Grup Başkanı olarak gördük, 3 parti birleşecek denmişti, Türkiye'de gelişmeler rüzgar hızıyla oluyor, Gelecek ve Saadet mi birleşti?

Hayır, partiler birleşmedi, biz Gelecek Partisi milletvekilleri olarak Saadet Partisi'ne geçtik ama partimiz duruyor orada. Gelecek Partisi çalışıyor, Saadet Partisi çalışıyor, biz sadece parlamentoda Saadet Partisi'nin milletvekili, ben de Grup Başkanı oldum. Bizden ve onlardan birer arkadaş Grup Başkanvekili oldu, parlamentoya bir heyecan getirdik. Verdiğimiz Grup önerileri, soru önergelerimiz, ben Çarşamba günü öğretmenlerle ilgili kanun teklifi verdim, çok çalışıyoruz.

■Neden Gelecek Partisi Saadet Partisi'nden milletvekili alarak yapmadı bunu?

Onlar kabul etmediler. Biz DEVA Partisi'ne de söyledik, önce “Biz DEVA'yla birleşelim” dedik, hatta Demokrat Parti'yi de alarak 38 milletvekili çatı parti kuralım ve parlamentoda her gün kanun teklifi verelim, soru önergeleri, grup önerileri verelim, basın toplantıları yapalım istedik, onu da Ali Bey kabul etmedi. Bu sefer dedik ki “Grup kurmamız lazım”, yani parlamentoda biz 56 milletvekili olacağız, bir kısmı Cumhur İttifakı'yla geldi; Yeniden Refah filan, onlar da dün Meclis'e geldi ve “Meclis çalışsın, tatil yapmasın” diye oy kullandılar.

■ AKP ile ittifak halinde olmasına rağmen Yeniden Refah da “Meclis çalışsın” diyor.

Tabii, onlar da böyle oy verdi, çünkü millete karşı mahcubiyet duyuyorlar.

■O partinin Genel Başkan Yardımcılığını yaptınız, AKP neden duymuyor sizce?

Duymuyorlar, “nasılsa kararname bizde, karar bizde, kanun hükmünde kararname bizde, Meclis çoğunluğu bizde” diyorlar, AKP'nin umurunda değil. “Nasılsa seçim bitti, şimdi zamlar gelir ama seçime doğru ağızlarına biraz bal çalarız” diyorlar. Salı günü Recep Tayyip Erdoğan söyledi zaten; “Emeklilerin sıkıntılarını görüyoruz, işçilerimizin memurlarımızın şikayetlerini duyduk ama Ocak ayını bekleyin” dedi. Niye Ocak ayını beklesinler hemen yapmak yerine? Çünkü Ocak'ta seçime 3 ay kalmış oluyor. Seçim sathı maili 3 ay, 90 gün biliyorsunuz, o şekilde yine diyecek ki “Ben size yüzde 25 değil de yüzde 40-50 zam yapıyorum” ve bu şekilde milletimizi kandırmaya çalışacak. Bizim dikkatli olmamız lazım, öncelikle de CHP'nin bir durulması lazım.

■Peki, siz şimdi görüntüde Saadet Partili ama aslında Gelecek Partili misiniz?

Ben Gelecek Partisi'nin Kurucular Kurulu üyesiyim ama şu an Saadet Partisi'nin milletvekiliyim.

***

Meclis konuşmanızda asgari ücret, emekli maaşları, işçiler, herkes mağdur oldu, onlara Ocak ayına kadar çile çektirmeyelim dediniz ama kabul edilmedi ve 23 farkla reddedildi değil mi?

Evet, “Ocak ayını beklemeyin, yüzde 25'i yüzde 45 yapın, emeklilerin yüzde 25'ine seyyanen zam koyun” dedik ama kabul etmediler.

■ Sizce muhalefet bu toplantıda görevini yaptı mı?

Yaptı, bütün muhalefet partilerinin milletvekillerine, genel başkanlarına, genel başkan yardımcılarına, grup başkanvekillerine çok teşekkür ediyorum ama bazı gelmeyen milletvekilleri oldu, keşke daha duyarlı olsaydı. Sayıları oldukça az ama bazı milletvekilleri daha duyarlı olmuş olsalardı daha iyi olurdu.

***

"Mesele Türkiye'de yoksulluktur, açlıktır, orman yangınlarıdır, enflasyona ezdirilen işçiler, memurlardır, işsizliktir, biz Türkiye'nin dikkatini buna çektik. Yani, yandaş medya sürekli “Ekrem İmamoğlu şöyle dedi, Özgür Bey böyle dedi, Kılıçdaroğlu şöyle dedi, muhalefet şunu yaptı” ile meşguldü, bunun yerine biz esas gündeme odaklandık, bunları getirdik, bir kez de şöyle mağlup ettik; Meclis çalışsın dedik, bunlar “Hayır” dediler. Esas oraya yoğunlaşmamız lazım. Çoğunluk onlarda biliyorsunuz, 300 küsur milletvekilleri var. Toplantıya şu kadar milletvekili gelmedi, doğru onların eksiğidir ama esas AK Parti ve MHP üzerine odaklanmamız gerekiyor, “Tatil hakkımız” dediler, hayır hakları değildi tatil. Hakları değildi, zaten parlamento 3 gün çalışıyor, cuma, cumartesi, pazar, pazartesi çalışmıyor, isteyen 4 gün, Türkiye'nin bugünkü koşullarında istediği yere bir saatte gider efendim. Uçakla istediği şehre bir saatte gider. Onun için AK Parti ve MHP bir kez daha vatandaşımızı bu 6 ay boyunca açlığa, yokluğa mahkum ettiği gibi seyahat etme özgürlüğünü elinden aldı, enflasyona ezdirerek hayattan bezdirdi, yaşam standartlarını aşağı çekti. Emekliler zaten yok hükmündeler, onlar yaşarken ölüler haline getirildiler."

***

Olağanüstü Genel Kurul'daki konuşmanızda “Maaş zammı yapıyoruz dediler, içine motorlu taşıtlar vergisini (MTV) koydular” dediniz.

Sadece MTV'ye zam getirmediler, aynı zamanda 2 defa toplayalım dediler, bir Ağustos'ta, bir de Kasım ayında 2 defa daha alalım dediler ve “deprem için yapıyoruz” dediler, peki deprem ne zaman oldu? 6 Şubat'ta, niye o zaman çıkartmadınız? Hayır efendim, bu deprem için değil, seçim ekonomisini, harcadıkları paraları telafi etmek için. Har vurup harman savurdular, yeter ki seçimi kazanalım dediler ve şu anda inanın Merkez Bankası'nda para yok, çok kötü durumdayız ve yine vatandaşa çok ciddi yük biniyor. Futbol kulüplerinin vergi borçlarını sildiler, bir de bazı iş adamlarının vergi borçlarını sildiler; 10,5 milyar lira gibi, büyük para, katrilyonlarca lira. Bir de İstanbul Havalimanı'nın kirasını yıllarca ileriye ertelediler. Kalyon Şirketi'nin ödemesi gerekiyor, o da çok büyük bir para, bu parayı 15-20 yıl ileriye ertelediler. Milletimiz paraya muhtaç, devletin paraya ihtiyacı var.

■ Ormanlarımızın geriye kalan kısmı da kömür, altın arıyoruz diyen zengin ve iktidara yakın şirketlerin elinde yok ediliyor. Son olarak Muğla'da İkizköy Akbelen ormanlarında halk ağaçlara sarılarak kesimi önlemeye çalıştı ama birçok kişi gözaltına alındı, yine de on binlerce ağaç kesildi, sonra sıra Kaz Dağları'na gelecek. TBMM Çevre Komisyonu üyeliği yaptınız, Türkiye ne yapsın bu durumda?

Zaten sırayla hepsini alıyorlar. Bir yandan tabii ki çevreyi korumadan yapılan bir maden arama Türkiye'ye zarar verir, çevre bizim her şeyimiz ama orman yangınları devam ediyor, geçen sene de oldu biliyorsunuz, helikopterimiz yoktu, uçağımız yoktu, binlerce hektar ormanımız yandı. Oralara daha sonra da oteller yapılıyor, büyük turizm merkezleri yapılıyor.

■ Yani kasıtlı yangınlar olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Ben buralarda ihmallerin olduğunu, bu ihmallerin de istismara açık olduğunu düşünüyorum. Eğer öyle olmasaydı ormanların yandığı yere kesinlikle imar izni vermezlerdi, Sayın Erdoğan'ın şu anda alacağı kararlarla yapamayacağı hiçbir şey yoktur, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bir cümlelik bir sistemdir, “Bu orman alanını imara açtık” dedi mi bitti, bu kadar. Cumhurbaşkanlığı kararıyla, kanun hükmünde kararnamelerle ve parlamentodaki çoğunlukla sadece erkeği kadın, kadını erkek yapamazlar, Türkiye'de her şeyi yapabilirler, zaten yapıyorlar.

Zeytinliklerimizi de imara açtılar, bu çok kötü bir şey. Şimdi Akbelen'de de kömür çıkaracağız diye ki burada altı yedi yıllık bir rezerv var, 6-7 yıl için buradaki 200-300 yıllık ağaçların kesilmesi cinayettir, Türkiye'ye ihanettir. Suyumuza, ekolojik dengemize, toprağımıza, erozyonu önlemeye ihanettir. Ağaç olmazsa erozyon oluyor, seller oluyor, her gün Kıbrıs adası büyüklüğünde toprağımız denizlere gidiyor. Sadece o değil, ekolojik dengemiz bozuluyor, suyumuz, oksijenimiz bitiyor. Orman olmazsa, bu dengeleri sağlayamazsak nasıl olacak? O nedenle, Türkiye'de artık bir yönetimsizlik var, artık Türkiye'nin imkanlarını kendilerine peşkeş çekmek istiyorlar. Ele geçirdik artık her konuda darülyağma yapacağız diyorlar. Zaten hesap vermiyorlar, Sayıştay yok, basın da susturulmuş vaziyette, sivil toplum kuruluşları zaten eğer iktidarla beraberseniz kamu yararına çok rahat istifade ediyorsunuz, dernek, vakıf oluyorsunuz, peki ne kaldı geriye? Bir tek milletvekilleri var, muhalefet etmeye çalışıyoruz parlamentoda, bütün gücümüzle çalışmamız ve belediyelere hazırlanmamız gerekiyor.

Eğer bugün Millet İttifakı'nın elindeki belediyeler giderse bu yeni belediyeler buraya ilave edilmezse Türkiye muhalefetsiz kalacak. Durum budur. Halkın da toplu şekilde orman kıyımına ve yanlış icraatlere karşı çıkması gerekiyor.