Cumhuriyet gazetesi eski yöneticileri ve yazarları 31 Ekim 2016 günü “FETÖ ve PKK’ya üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla gözaltına alınıp, tutuklandı. Avukatlar bu tutuklamaların haksız olduğunu belirterek AİHM’ye başvurdu. AİHM, 4 yıl sonra bu başvuruyu karara bağladı.
‘TUTUKLULUK MANTIKLI GEREKÇELERE DAYANMIYOR’
AİHM, Türkiye'nin özgürlük ve güvenlik hakkı ile ilgili 5. maddesinin birinci fıkrası ve ifade özgürlüğü ile ilgili 10. maddesinin ihlal edildiğine hükmetti. AİHM aralarında eski çizerimiz Musa Kart’ında olduğu 8 gazeteciye 16’şar bin avro para cezası ödenmesini kararlaştırdı. AİHM gerekçeli kararında gazetemiz eski çalışanlarının gözaltına alınmaları ve mahkeme öncesi tutukluluk hallerinin mantıklı gerekçelere dayanmadığı görüşüne vardı.
NE OLMUŞTU?
Tutuklanan gazeteciler İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde , “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte terör örgütüne yardım etmek” suçundan yargılandı. Eski yönetici ve yazarlarımıza çeşitli oranlarda hapis cezası verildi. Karardan önce ve kararla birlikte, farklı aşamalarda, tutuklu yargılanan gazeteciler tahliye edildi. Karardan sonra ise 5 yılın altında ceza alan sanıklar, Yargıtay’a başvuru hakkı olmadığı gerekçesiyle, cezalarının infazına başlanması zorunluluğu gerekçe gösterilerek yeniden cezaevine konuldu.
Dosyayı inceleyen Yargıtay ise yerel mahkemenin kararını “somut kanıt” olmadığı gerekçesiyle bozdu ve sanıkların beraatine karar verilmesi gerektiğine hükmetti. Yargıtay, beş yılın altında ceza alan sanıkların dosyasının da birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirtince, cezaevine konulan isimler tahliye edildi. İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi, yeniden yargılama sonrasında ilk kararında direndi.