Dilipak yazısında, "Bu dünyada yaşadığımız her anın hesabını vereceğimiz bir gün var! Misgale zerretin hayran yerah ve misgale zerretin şerran yerah ölçüsünde her şeyin hesabı sorulacak. Aklımızdan ve kalbimizden geçenleri de kaydeden meleklerimiz var bizim. Nefsimize taht kurup oturan şeytanların gürültüsünden, dünya gailesi ve telaşınla omuzlarımızdaki, önümüzde, arkamızda duran meleklerin seslerini duymuyor çoğumuz. Sahi anneler, çocuklarının elbiselerinin temizliğine gösterdiği çocuklarının kalbinin temizliğine gösteriyorlar mı, Çocuklarının karnını doyurmaya gösterdikleri özeni, kafalarını doyurmaya gösteriyorlar mı? Çocuklarınız işe girmek ya da bir okula girmek, sınıf geçmek, bu dünyada bir makam ve para sahibi olmak için çalıştığı kadar, cennete gitmek için çalışıyor mu? Bunlar cennete gitmenin bu işlerden daha kolay olduğunu mu düşünüyorlar!" yorumunu yaptı.
Dilipak şu ifadeleri kullandı:
"Nedense telefonlarının dinlendiğinden endişe eden, ya da gizliden gizliye yedikleri haltların ortaya çıkmasından korkan insanlar, eğer gerçekten Allah’a ve ahiret gününe iman ediyorlarsa, bir gün ansızın bu hesapların önüne konacağından hiç korkmuyorlar mı? O büyük utancı yaşamaktan hiç utanmıyorlar mı?"