Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Temmuz ayı başındaki NATO Zirvesi'ne giderken, batı dünyasını şaşırtan bir açıklamaya imza attı. Erdoğan, İsveç'in NATO üyeliğine onaya karşı Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde ilerleme sağlanmasını masaya koydu.
Erdoğan'ın açıklamalarının ardından, AKP hükümetinde yeniden AB süreciyle ilgili çalışmalar yürütüldüğü kulisleri sızdırıldı. Ancak AB ile Türkiye arasında başta Kıbrıs ve insan hakları konusunda kördüğüm haline gelen bir dizi sorun bulunuyor. AB, Türkiye'nin AİHM kararlarına uymasını ve insan hakları ile özgürlüklere saygı duyması gerektiğini sıklıkla hatırlatırken, AKP yöneticileri eleştirilerin gerçekleri yansıtmadığını iddia ediyor.
AİHM kararlarını uygulaması için Eylül ayına kadar süre verilen Türkiye'nin kararları uygulamaması durumunda Avrupa Konseyi'nden ihraç edilmeye kadar gidebilecek bir ihlal süreci yaşanabilir.
AB YETKİLİSİ KONUŞTU
Avrupa Birliği resmi kaynakları, İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde kısa vadede hangi adımların izleneceğini değerlendiren üst düzey AB yetkilisi, “Seçimlerden kısa bir süre sonra, haziran ayında Avrupa Konseyi, Yüksek Temsilciyi ve Komisyonu, Avrupa Konseyi tarafından belirlenen araçlara ve seçeneklere dayanarak, AB-Türkiye ilişkilerinin gidişatı hakkında Avrupa Konseyi’ne bir rapor sunmaya davet etti stratejik ve ileriye dönük bir şekilde ilerlemek amacıyla. Bu rapor sonbaharda tartışılacak. Daha temmuz ayında dışişleri bakanları, AB’nin Türkiye ile yeniden ilişki kurması ve mevcut farklılıklar arasında köprü kurmaya çalışırken ortak çıkarlar üzerine inşa edilmesi gerektiği konusunda görüş alışverişinde bulundular” ifadelerini kullandı.
İNSAN HAKLARI VE ÖZGÜRLÜKLER ŞARTI
Yakalanan olumlu havanın tam üyelik müzakerelerinin tekrar ivme kazanmasını sağlayıp sağlamayacağına yönelik soru üzerine yetkili, “Türkiye, birçok ortak çıkar alanında aday ülke ve kilit ortak olmaya devam etmektedir. Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde tanımlanan temel özgürlüklere ve değerlere sahip çıkılması, yeniden ivme kazanılması açısından elzemdir” diye konuştu.