Cumhuriyet'ten Hüseyin Hayatsever'in aktardığına göre, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, daha önce altısı AB üyesi 10 ülkenin büyükelçisiyle “istenmeyen şahıs” krizinin yaşandığı iş insanı Osman Kavala’nın tutukluğuyla ilgili “AB, tüm Avrupa Konseyi (AK) üyelerinin AİHM kararlarını uygulamasını beklemektedir” mesajını verdi.
Meyer-Landrut, Diplomasi Muhabirleri Derneği (DMD) üyeleriyle yaptığı toplantıda Türkiye-AB ilişkilerindeki güncel konuları değerlendirdi ve soruları yanıtladı. Kavala’nın bu hafta görülen duruşmada da tahliye talebinin reddedilmesi hakkında önceki kararların aksine AB Komisyonu’ndan resmi bir açıklama yapılmamasına ilişkin bir soruya yanıt veren Landrut, Kavala davasındaki tutumlarının değişmediğini söyledi.
AB Türkiye Delegasyonu’ndan temsilcilerin daha önce olduğu gibi Kavala’nın son duruşmasını da takip ettiğini ve bunu da kamuoyuna duyurduklarını kaydetti. Landrut, “Bu konudaki uygulamamızda bir değişiklik bulunmuyor. Duruşmalara gözlemci göndermeye devam ediyoruz ve merkeze gönderdiğimiz raporlarımızda bu konuya yer veriyoruz. Diğer üye devletlerin ve AB’nin bu duruşmaları takibi sürdürdüklerini biliyoruz. Son duruşmadaki kararla ilgili en azından bir üye ülkeden, Almanya’dan resmi bir açıklama yapıldı. Daha önce yaptığımız gibi bu davayı gözlemlemeyi sürdüreceğiz” dedi. Türkiye’nin de üyesi olduğu AK’nin tüm üye ülkelerinin, AİHM kararlarını uygulamak da dahil olmak üzere üyeliğin koşullarını yerine getirmeleri yönündeki beklentilerini daha önce birçok kez vurguladıklarını kaydeden Landrut, “AK’de bu konuda yürüyen bir süreç var, fakat ben AB’den farklı bir kurum olan AK’deki süreçle ilgili bir yorumda bulunmayacağım” ifadelerini kullandı.
'UYGULAMADA GERİLEME'
Landrut, fiilen donmuş durumda olan Türkiye’nin AB ile müzakere süreciyle ilgili bir soruyu yanıtlarken AB Komisyonu’nun 2021 Türkiye Raporu’nda Türkiye’ye yöneltilen eleştirileri anımsattı. Landrut “Maalesef AB Komisyonu’nun Türkiye Raporu’nda vurgulanan insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanında başta olmak üzere Kopenhag Kriterleri’nin uygulanmasındaki gerileme, AB Konseyi’nin Türkiye’yle üyelik müzakerelerinin devamı yönünde karar almasına olanak tanımadı. Fakat şu anda olumlu gündem unsurları üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
ABD’nin, Doğu Akdeniz’de İsrail’in münhasır ekonomik bölgesindeki “Leviathan” isimli sahada çıkan doğalgazı Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan üzerinden Avrupa’ya taşımayı amaçlayan EastMed Boru Hattı projesinden desteğini çektiği haberlerini de değerlendiren Landrut, “ABD’nin bu proje ile ilgili açıklamaları hakkında yorum yapmayacağım. Bu aşamada AB, proje hakkındaki fizibilite çalışmalarını desteklemektedir. Proje hakkında herhangi bir sonuca varabilmemiz için fizibilite etüdünün sonuçlanmasını görmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. AB Komisyonu bünyesinde sürdürülen EastMed Projesi için mali fizibilite etüdünün geçen yıl sonunda tamamlanması bekleniyordu. Ancak bu etüt halen tamamlanamadı. GKRY Dışişleri Bakanı Yannis Kasulidis de 17 Ocak’ta yaptığı açıklamada EastMed projesinin uygulanabilir olup olmadığını görmek için fizibilite etüdünün tamamlanmasını beklediklerini açıklamıştı.
