Olay, 31 Temmuz akşamı Arnavutköy’de meydana geldi. İddiaya göre, Antalya’da yaşayan ve eşinden boşandıktan sonra 6 yaşındaki kızı ile İstanbul’a yerleşen Tuğba Anlak (30) çeşitli sektörlerde çalıştıktan sonra bir kafe açtı. Hemen hemen her gün kafeye gelip giden Murat U. isimli şahıs, Tuğba Anlak ile arkadaşlık kurmak istedi. Taciz boyutuna varan ısrarlara rağmen genç kadın şahsın arkadaşlık talebine yanıt vermedi. İşlerinin de kötü gitmesi sebebiyle Tuğba Anlak kafeyi devretmeye karar verdi. Aynı zamanda oturduğu evi de değiştiren Anlak, kafeyi devrettiği günün akşamında kızıyla birlikte yeni taşınacağı eve temizlik yapmaya gitti. Murat U., daha önce Tuğba Anlak’ın kafesinde çalışan Mustafa Ü. isimli şahısla beraber Tuğba’nın yeni evine gitti. Balkondan eve giren iki kişi, Tuğba Anlak’ı kızının yanında susturuculu silah ile vurdu. Zanlılar kafesini devreden Tuğba Anlak'ın yüklü miktardaki parasını da alarak olay yerinden kaçtı. Olay sonrası başlatılan çalışma sonucu Tuğba’yı başından vurduğu iddia edilen Murat U. ve Mustafa Ü. polis tarafından yakalandı. Adliyeye sevk edilen Murat U. tutuklanarak cezaevine gönderilirken, Mustafa Ü. ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Bağcılar’da bir hastanede yoğun bakımda yaşam savaşı veren Tuğba Anlak’ın ailesi, 25 gündür yaşadıklarını anlattı. Tuğba’nın eniştesi olan diş doktoru Zafer Gültekin, Tuğba’nın para ve kişiselleştirilmiş bir problem nedeniyle vurulduğunu söyledi. Doktorların Tuğba’ya 2 günlük ömür biçtiğini ifade eden Gültekin şöyle konuştu:
"Tuğba Anlak yani benim baldız Antalya’da yaşıyordu. Önceden bir evliliği ve ondan 6 yaşında bir kızı oldu. Eşinden ayrıldıktan sonra İstanbul’a geldi. İstanbul’da hayata tutunmaya çalışırken bir kafe açtı. Daha sonra mütemadiyen kafeye gelen Murat U. isimli şahsiyet sürekli taciz ediyor. İşler biraz sıkıntılı hal alınca kafeyi devretmeye karar veriyor. Devrettikten sonra yüklü bir miktar eline para geçtiğini biliyoruz. O günün akşamında yani 31 Temmuz Çarşamba günü Murat U. ve Mustafa Ü. adlı iki kişi birlikte Tuğba’nın yeni tutmuş olduğu eve geliyorlar. Mustafa Ü. denen kişi kafede uzun süre çalışmış bir kişi. Tuğba evinde kızı ve bir temizlikçi ile temizlik yapıyor. Büyük bir ihtimalle tahmin ettiğimiz para konusu ve daha öncesinden Murat U.'nun şahsileştirmiş olduğu, görüşmek isteyip cevap alamaması noktasında bir husumetle beraber yakın mesafeden, sol yanağından giren kurşun beynin sol lobunda kalıyor. Çok yankı yapan bir yer olmasına rağmen çevredekilerin kurşun sesini duymamış olması bu işin susturucu ile yapıldığının emaresini veriyor.”
Tuğba’nın vurulmadan önce darp edildiğinin doktor raporlarında yer aldığını söyleyen Zafer Gültekin, “Güvenlik kameralarında her ikisinin de orada olduğunu, Murat U.’nun çıkıp silahı beline taktığı görülüyor. Doktorların verdiği rapora göre Tuğba’nın boynunda, kolunda, birçok yerinde darp izinin olduğunu biliyoruz. Bu hadise içinde Murat U. ve Mustafa Ü. ikisi de mevcut fakat Mustafa Ü. ifade verdikten sonra savcılık tarafından serbest bırakıldı. Bunu anlamakta zorluk çekiyoruz. Her ikisinin de bu komplo içinde olabilme ihtimali çok yüksek. Bu tip hadiseler Türkiye’nin bir yarası. Böyle bir hadisesinin tekrar yaşanmaması adına caydırıcılık noktasında bir hüküm giymelerini talep ediyoruz. Öyle bir hüküm giymeliler ki buna teşebbüs etmek isteyen insanların bile bir defa daha düşünmesini sağlayabilsin” dedi.
Sağlık Bakanlığından yardım isteyen Zafer Gültekin, şu anda bulunduğu hastanenin yoğun bakım doktorlarıyla yapılacak bir görüşme sonrası Tuğba’nın daha iyi şartlarda tedavi edilebileceği bir hastaneye naklinin söz konusu olabileceğini söyledi. Tuğba’nın az zamanının kaldığını ifade eden Gültekin, “Şu anda ölümle pençeleşiyor. Doktorların ifadesine göre yaşaması mucize. İlk ameliyatını yapan doktor da bu tip vakalarda meslek hayatında kurtulanın olmadığını söylemişti. Bir şekilde 3 hafta direnç gösterdi ama şu anda o direnci de kaybetti. Vücudun başka yerlerinde de problem çıkmaya başladı, her an bir ölüm haberini bekliyoruz” şeklinde konuştu.